Cansız ve buz kesen kentte, kendilerini tehdit eden şeyin henüz farkına varmamış birkaç çocuk koşturuyordu. İnsanlığın acısı kadar yaşlı, ama taze bir umut kadar genç bir Tanrı’dan, armağanlarla yüklü o eski günlerin Tanrısından onlara söz edecek cesareti kimse bulamıyordu.