Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

544 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Kitap, 5 kitaptan oluşuyor (değişik bir cümle oldu gibi:)) Birinci Kitap Haydarpaşa Garında başlayıp 510 numaralı vagonun üçüncü mevkisinin bölmelerini dolduran Anadolu insanlarının öyküleri ile devam eden bir şiir... Bu şiiri dolduran Anadolu insanları... Köylüler, işçiler, üniversite öğrencileri, jandarmalar, mahkumlar, makinistler, asker kaçakları, savaş gazileri, memurlar... Ve yine şiirde değinilen olaylar: Kurtuluş Savaşı, Balkan Savaşı günleri, İkinci Dünya Savaşı... İkinci Kitap Haydarpaşa Garında başlayıp adı gibi yolcuları da müstesna Anadolu Sürat Katarı'nda devam ediyor. Yazar okuru bu sefer treninin 1. mevkiine konuk ediyor. Haydarpaşa Garında ve yemekli vagonda kimler yok ki: Satılmamış bir kalem, satılık bir kalem, tüccar, müteahhit, doktor, mebus, komutan, devlet büyüğü, aşçıbaşı, garson vd. Anadolu Sürat Katarı'nın yanında ilk kitaptaki tren ve yolcularla tekrar karşılaşıyoruz. Ve bu kitapta yazarımız Kuvâyi Milliye Destanı şiirleri ile kendisini anıyor. Üçüncü Kitap Bozkırda başlayıp mapushanedeki insan manzaraları ile devam ediyor. Bu kitapta çoğunlukla ilk trendeki mahpuslardan Halil'den, kaldığı hastane ve cezaevindeki insanlardan bahsediliyor. Dördüncü Kitap "Üç Nokta" vilayetinden insan manzaraları ile devam ediyor: Yörükler, köylüler, ağalar, memurlar vd. Ve yine Halil ile cezaevinde buluşuyoruz. Ancak bir farkla: Radyodaki senfoni eşliğinde Hitler ile mücadele eden Ivan ve arkadaşlarının şiirini okuyoruz. Ve Fransız partizan Gabriel Peri'nin direnişinin şiirini. Beşinci ve son Kitap Mahpus Halil'in eşi Ayşe'nin mektubu ile başlıyor. Üç nokta şehrindeki insanlar ile devam edip tekrar Mahpus Halil'e ve mapushanesine konuk oluyoruz. Nazım Hikmet bir memleketi, bir milleti, o dönemin her sınıftan insanını, siyasal görüşlerini, o dönemin tarihi olaylarını şiir ile resmetmekle kalmıyor; halkların Hitler faşizmine karşı şanlı direnişini de anlatarak evrenseli yakalıyor. Hatta İkinci Kitaptaki Satılık Kalemin(şiirde böyle adlandırılmıyor) öyküsü, düşünceleri, arzuları ve hisleri günümüzdeki fırıldak "aydınların" tahliline de denk düştüğü için rahatlıkla günümüze uzanıyor diyebiliriz. Kitap bittiğinde, şiir değil de bu bir roman olsaydı en çok satan ve okunanlarda en üst sıralarda olacağını düşündüm. İçinde o kadar fazla insan öyküsü var ki bana Ayfer Tunç'un Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi kitabını anımsattı. 1940'lı yılların, o dönemin koşullarının, o dönemin insanlarının öykülerine, hayata bakışlarına, yaşantılarına ilgi duyanların zevkle okuyacağını düşünüyorum. Hem o dönemi, dönemin insanlarını anlamak, hissetmek hem de muhtemelen Nazım'ın da içerisinde bulunduğu çevreyi görmek gerçekten güzeldi. Benim için çok farklı ve zevkli bir okuma deneyimi oldu. Okumanızı tavsiye ederim. Tebessüm eden dünya tatlısı bir bebişi kucağınıza alıp kokusunu içine çekmenin verdiği mutluluğa benzer bir keyifli okuma dilerim.
Memleketimden İnsan Manzaraları
Memleketimden İnsan ManzaralarıNazım Hikmet Ran · Yapı Kredi Yayınları · 20116,4bin okunma
·
37 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.