Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Bu üç şekli dördüncüye ulaştıran dış görünüşle ilgili bir nitelik de vardı. Meselâ; yılda birkaç defa, Abdülhamid hükûmeti, kadınların sokaklarda yarı kırıtarak gezinmelerini; çarşaf ve peçelerini İslâmlığın geleneklerine yakışmayacak şekilde giyip tutunmalarını; kadının uluorta bir erkekle konuşup görüşmesini; tramvaylarda, vapurlarda erkekler tarafından görülmelerini önleyen engellerin daha çok sıkı altında bulundurularak, kandil ve ramazan akşam ve gecelerinde dolaşmaların önlenmesini; gezinti yerlerinde kafes arkasında oturmalarını; Beyoğlu’nda Bazar ve Bonmarşe gibi dükkânlarda dolaşmalarını yasaklıyor, bu emirlere aykırı davrananların tâkib edilerek kimin kızı, karısı, yakını, ise durumun o kimseye bildirileceğini ilân ediyordu! Hattâ, faytona bile bindirmiyordu. Bu hâller, kadını, kapalı temsillerde her çeşit utanç verici durumları seyr etmekte hür ve serbest, açık yerlerde genel ahlâk kurallarına saygılı bulundurmak gibi bir zıtlık içinde bırakıyordu. Halbuki kadın, kendi intibâlârı içinde bildiği gibi yaşamak ister bir mahlûk olduğunu, öte tarafta, Osmanlı Tiyatrosu’nun Avrupa eserlerinden çevrilmiş piyeslerinde görüyor. Ve meselâ 'La Dame aux Camélia' (Kamelyalı Kadın)’yı ve benzerlerini son derece dikkatli seyrediyor, buralarda aşk ve sevgiyle ilgili olaylar arasında analık faziletlerine, kadınlık meziyetlerine âid örneklere de rastlıyordu.
Sayfa 123 - MUHTELİF TEMÂŞÂLARDA KADINKitabı okudu
·
7 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.