Tarih, “olsaydı, yapsaydı” ile yazılmaz. Bizim millet tarihle söz düellosuna girip yakaya yapışmayı ve dövünmeyi sever.
*
Ortam müsaitse, dahiler birbiri ardına açılır.
*
Tolstoy dili çok güzel kullanır, bugünün insanı böyle bir dil eğitim ve alıştırmasını artık yapmıyor ve asıl önemlisi insanların kendini davaya adama, duygu ve eylemleri galiba daha yüzeysel.
*
Artık insanlar şiir okumuyor. Oysaki şiir okunmalı ve düşünülmeli; ancak o zaman Mehmet Akif gibi şairlerimiz olacak.
*
Mehmet Akif inancın verdiği enerjiyle fakir yaşayan ama zengin bir manevi miras bırakan muhteşem neslin önderidir.
*
Toplumsal bilincin eridiği, insanların televizyon karşısında kurudukları, gençlerin “Nereye olursa olsun” diye kaçtıkları bu ülkede Mehmet Akiflere muhtacız.
*
Iztırap ve özlemi olmayan bir sanatçı düşünmek mümkün değildir.
*
Hayat aslında sandığımızdan daha önemlidir ve sadece büyük adamların ve yöneticilerin değil, yönetilen sıradan insanın hayatı da tarihçi için çok değerli bir kaynaktır.
*
Biz hepimiz bu toprağın insanlarıyız; meziyetlerimiz ve kusurlarımız da müşterektir; işi ehline vermemek de bu kusurların başında gelir.
*
Birine güvenmek için birlikte gülmeye başlamanız lazım.
*
Uzman bizim memleketimizde az rastlanan bir fanidir. Daha çok ezbere konuşmaya ve üfürmeye meraklıyızdır.
*
Bilim yeni sorunların ortaya konması demektir. Bir noktada tıkanıp kalan verimli olamaz.
*
Zarif yaşama için hacıağa veya müsrif olmak gerekmez.
*
Mizah tarafı olan insanla anlaşmak kolaydır.
*
Bizim milletin bizim bilmediğimiz büyük adamları vardır. Bir köşede tunçtan büst gibi sessizce dururlar. Elâlem ise onları çelenklerle kuşatarak hürmet eder.