Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

320 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
KİTAP TAVSİYEM ALINTILAR Ey Türk Gençliği!Atatürk'ün dediği gün geldi çattı.İstikbal Göklerde... Suskunluğun tünekleri daha cazip geliyordu bu karmaşa karşısında... Yeni zaferler,aç bir milletin şahlanışıdır... Fetih,düşmanlarımıza gözdağı,dostumuza güven olacaktır... Hep denizlerin en derin noktalarına dalmak istemiştim,ama uzay aklımın ucundan bile geçmemişti... Bu ülkeye fitne sokmanıza izin vermeyeceğiz.Zaten huzur bulamadığımız dünyada daha da huzursuzluklar çıkmasın... Dağ ne kadar yüce olsa da,yol üstünden aşar.(Durum ne kadar karamsar ve moral bozucu olsa da şimdilik sabır ve umut hâkim) ... Kavganın değil,tek vücut olmanın zamanı... Yıllarca emek verilerek yetiştirilen güzide insanları harcamak ,bu milletin önüne koyduğu hedefleri silmek demektir... Bu halkın geleceğini ve emeğini kimsenin heba etmeye hakkı yoktur... Bir ülkenin serveti sayılabilecek değerler bir anda yok edilmiştir... Yapmacık savaş senaryoları ve yalancıktan tüm dünyaya rest çekmekle ülke yönetilemez... "...Senin içine bir şekilde şüphe girmiş.Söyle ki rahatla.Şüphe nedir bilir misin? Şüphe,insanın içinde bir kurttur.Sürekli içinden kemirir.Ya sen onu öldürür kurtulursun.Ya da o seni yer bitirir.Şimdi tercih senin, içindeki kuşkuyu öldürmek mi istiyorsun yoksa onun seni bitirmesine izin mi vereceksin ...? " Bizim inancımızda keşke demek,şeytandandır.Her şey nasip ve kaderdir.Pişman olacaksanız işlenmiş günahlarınıza olunuz... Vicdanındaki ağırlık,terletir... Ya canımızdan çok sevdiklerimiz,birkaç bin varil petrole değişildiyse... Tesadüf yoktur.Tevafuk vardır.Tesadüf kendi kendine denk gelme,rastlantı demektir.Tevafuk ise Allah'ın dilemesi ile olan rastlantıdır.Allah dilemeden hiçbirşey olmaz... KİTAP HAKKINDA "Vordine" arkadaşlar... Hepinize merhaba...Farklı,haraketli,merak uyandıran bir kitap okudum. Vordine de ne derseniz,ilerleyen satırlarda öğrenebilirsiniz... O halde 9 'dan geriye sayarak Türk Bilim Kurgu Romanımızdan bahsedelim biraz... Doşene... Zodin... Kilin... Kolun... Podun... Todan... Ronan... Tonon... Sonon... Fonene... Genel Kurmay Başkanlığı ve hükümetin ortak kararıyla önceden seçilmiş ve sıkı bir eğitimden geçmiş olan,harp okulunda derece yapmış ,yaşları yirmi dört ila yirmi sekiz arası değişen,hepsi evli ve ikişer çocuklu özel eğitimli bir ekip,Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk uzay aracı ile uzaya fırlatılmak üzere gün sayarlar.29 Mayıs 2032 tarihinde gerçekleşecek olan fırlatma,tüm Dünya ülkelerinin gözünü Türkiye'ye , Konya askerî havaalanında bulunan Uzay Araştırmaları Merkezî Üssü'ne çevirmiştir. Tarih ve edebiyat uzmanı Yüzbaşı Yusuf Koçali Roket motorları ve boşlukta yer belirleme uzmanı ikinci kaptan Teğmen Turgay Eğir Uzay ve elektronik mühendisi Hüseyin Tunç Yüksek makine mühendisi ve askerî tim komutanı Yüzbaşı Engin Tunahan Jeolog ve eczacı tim komutan yardımcısı Astsubay Şükrü Saydın Ziraat Mühendisi,doktor,coğrafyacı,Komando Er Hasan Tay Elektronik ve haberleşme uzmanı Asker Komando Er Osman Yayla Bilgisayar programlama mühendisi Asker Komando Er Mehmet Kınacıgil Uygulama ve mekanik hizmetler uzmanı Asker Komando Er Nuri Temren Pilot ve uçak mühendisi Asker Komando Er Mehmet Urgancı Pilot ve roket motorları teknisyeni Asker Komando Er Sinan Bölükbaş Endüstriyel ekektrik uzmanı Asker Komando Er Halim Uygan Uzay bilimleri ve dünya dilleri uzmanı Asker Komando Er Ali Süroğlu O seçilmiş kahraman Türk askerleriydi... Görevli kahramanlarımızın aileleri ile vedalaşıp araca binmesi ile Düşmanlara gözdağı,dosta güven olan "FETİH" Canan hanım ve Nazım bey in komutası ve izlemeye gelen halkın coşkusu eşliğinde atmosferden çıkmışlar ve 17 günlük yolculuklarına başlamışlardı.Bu arada Konya'da Çin büyük elçisi uzayda bulunan araçlarının,başka uydulara zarar vermemesi için bizim ekibimiz tarafından onarılmasını istemiş ve bu istek oy birliği ile kabul edilmiştir. Heyecan ,gurur yüksek enerji ile mutlu giden uzayda yolculuk,inişe bir saat kala son hazırlıkları yapan Yusuf Kaptan,ibadetini yeni bitirmiş Hüseyin bey ve tüm askerler inişe geçme heyecanı içerisindeydi.Tüm yaşananları dev ekrandan izleyen Konya askerî havaalanı merkez üssü görevlileri de hazır olunca inin emri vermiş,heyecan içinde takip ediyorlardı ki...birden bütün ekranlar kapandı.Arıza belirtisi yoktu lâkin iletişim kesildi.Sistemler çöktü. Askerlerimizden üsse giden son mesaj "Sistemler Kapanıyor"'oldu... Sabaha kadar kimse evlerine gitmedi,herkes Fetih'den bir küçük haber bekledi.Ne sistemler geri geldi ne de Fetih'ten bir haber... Tüm büyükelçiler Türkiye ye getirildi,hangi ülke'nin bu olayda parmağı var araştırılacak diye gözdağı verildi.Ülkenin hatta Dünya'nın tek sorunu haline geldi ve insanlar kapıda olan savaş için hazırlıklara başladı...Ülkede bunlar yaşanırken Fetih askerleri,uzayda nerede olduklarını bilmedikleri bir kanyonda açtılar gözlerini.Sert kaya parçası,memba anlamına gelen Obuz adını verdikleri bu kanyon, başkalarının yaşam alanıydı ve bunu öğrenmek askerlerimize pahalıya mal olmuştu... Obuz,kimlerin yaşam alanıydı? Termal kameralarda görünen canlılar kimdi? Türklerin kendi üretimi olan M126'lar ile kimlere atış yapıldı? Uzayda denizaltı'nın ne işi vardı? Birleşik Milletler tarafından bir oyuna mı getirildiler? Peki bu işin siyasi boyutu neydi? İkiz kardeş saldırganlar kimdi? Kimlerin dili kesildi? Nedennn? Askerlerimiz geminin hesabını sordular mı? Namaz kılan Hüseyin bey'i öldürmekten vazgeçen yabancı kimdi? Yelpinler kim? Tugvanlar kim? Sakin olan ırk hangisi? Hırçın olan ırk hangisi? Pungonra kim?hangi ırktan?Niçin bizim askerlerimize iyi davranıyor? Pungonra,elinde imkan varken niçin öldürmedi askerlerimizi?amacı ne? Torniya_Hayır,olmaz Diroyni_Evet Sorgin_Yemek Vordine_selam vermek... Ali ve diğer askerlerimiz bu dili nasıl öğrendi? Kimin dili bu? Neler oluyor,uzayda yeni bir yaşam mı kurdular? Askerlerimiz geri dönmek için mi uğraşacaklar? Yerleşmek için mi plan yapacaklar? Fatiha suresinden sonra,Maun suresini okuyan,bizim gibi ibadet eden bu canlıların uzayda ne işi varrr? Furogna neresi? Alparlar,savaşmaktan niçin korkuyorlar? Uzayda su bulan askerlerimiz,niçin mahkemede yargılandı? Bayan Belikri kim? Kiminle iş birliği içinde?neden? Düşüp hayatını kaybeden İlduza kim?bizim askerlerimizle ne ilgisi var? Askerlerimizin aileleri niçin Afyonda toplandı?neyi araştırıp,neyin hesabını sordular? Hem acılı,hem mağdur aileler kim tarafından nereden kovuldu? Yelbük kuyuları hangi tehlike ile dolu? Yelbükler kim? Tüneller nerede? Askerlerimiz tünellerden geçebildi mi? Uzayda kurulan gizli laboratuvar kimin eseri? Yaşlanmayı geciktiren formülü bulan kim?Niçin uzayda bunlarla ilgileniyorlar? Beyaz takım elbisesi yeşil leke olan kimdi,kime hesap verdi? Zarf.....bu zarf nereden geldi? İçinde ne yazıyor? Nehire düşüp boğularak ölen kim?Askerlerimizi yasa boğan bu ölümden sonra neler yaşandı? İğneler...deneyler... Neler yaşanıyor? Kimler ölüyor,kimler kalıyor? "Tek yol ilerlemek" emrinden sonra Eve dönüş mü var? Yolda ölüş mü? Uzayda kalıp yeni yaşama merhaba mı diyorlar? Fetih uğruna herşeye elveda mı? Bu soruların cevapları ve daha fazlası kitapta Gerçekten farklı Esrarengiz ️️İnsanı sıkmadan içine çeken bir kitap... Kurgusu başka bir kitap konusu olmayan Altı çizili sözcükleriyle hayat dersi veren Bize insan olmanın,ibadet etmenin her yerde işe yarayacağını aşılayan Keyifli bir Türk Uzay Bilim Kurgu Romanı... Alın okuyun,okula bağışlayın Öğrencilere hediye edin Kıymet bilen okurları olsun yazarımız Ugur Ukut 'un Tavsiye Ederim ZeHra Gaylan
Ölümün Eşiği
Ölümün EşiğiUğur Ukut · Sisyphos Yayınları · 2020112 okunma
··
73 görüntüleme
Uğur Ukut okurunun profil resmi
Bu guzrl incelemeniz için çok teşekkür ediyorum efendim.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.