Gönderi

118 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Kaç kez ölür insan? Ölümünü beklerken kaç kez ölür? Viktor Hugo'nun ölüm cezasına karşı olduğu için yazdığı, ilk baskısında yazarın kim olduğunun açıklanmadığı kitabı. Kitabın başında uzunca bir önsöz var. Yazar bu kitabı neden kaleme aldığını uzun uzun açıklamış. 18 ve 19. Yy'd Giyotinle özdeşleşen Greve meydanında yaşananları, anlatmış. 1830 yılında bir kaç aristokratın başarısız darbe girişiminin Giyotinle sonuçlanmasını önlemek için yüksek mahkemenin idam cezasını kaldırması yüreklere biraz su serpmiş ancak bu olay 6 ay sonra zaman aşımına uğrayınca idam cezasının kaldığı yerden halka karşı tekrar uygulanmaya devam etmesi tam bir hayal kırıklığına uğratmış idam cezası karşıtlarını. Giyotine gönderilen insanların suçlusunun toplum ve yönetim olduğundan dem vurmuş, Hugo'nun argümanlarını okuyunca insan hak vermiyor değil. Ancak olaylara fail değil de maktul tarafından bakılınca ne düşüneceğiz? Hiç kimsenin bir diğerinin özgürlüğünü gasp etmeye hakkı yok peki canı yanan suçu olmayan maktullerin hakları ne olacak? İnsan bunu düşünmeden edemiyor doğrusu... Hakkında idam kararı verilen falin bütün yaşadığı duygu durumu çok çarpıcı bir dille açıklanmış. Evet herkes bir gün ölümü tadacak ancak bir kaç hafta içinde öldürüleceğini bile bile yaşamaya çalışmak, o hezeyanları, o kalp çarpıntıları, temyizden gelecek haberi beklemek, umut etmeye çabalamak, güneşe, açık havaya hasret kalmak okuyucuya çok güzel aktarılmış. Mahkumun bu sonuca nasıl geldiğini merak ede ede okuyorsunuz ama bir türlü olayın nasıl meydana geldiği açıklanmıyor. Mahkumun muhakemesini kendi içinizde yapamıyorsunuz dolayısıyla. Ne diyelim okumak isteyenlere iyi okumalar. Kitapla kalın efenim :)
Bir İdam Mahkûmunun Son Günü
Bir İdam Mahkûmunun Son GünüVictor Hugo · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023122,1bin okunma
·
3 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.