Sanatçı A. Ali Ural'ı bir keresinde Sultanahmet'te TYB'de kendi şiirini okurken görmüştüm. O kadar içten okumuştu ki hislenmiştim ve izi kaldı bende. Hassas bir kalbi olduğunu o anda anlamıştım. 150. baskısını okuduğum Posta Kutusundaki Mızıka onun okuduğum ilk kitabı oldu. Mektuplar şeklinde yazılmış bir deneme kitabı. Malum mektuplar bir hitapla başlar. Yazar da okuyucuya içten bir şekilde "Sevgili Dost" diye hitap ediyor. Ondan sonra başlıyor derdini anlatmaya. 61 adet mektup var kitabın içinde. Her birinde günlük yaşamımızda gözümüzden kaçan hassasiyetler bulunuyor. Bu hassasiyetleri yazarlardan ve düşünürlerden alıntılarla kuvvetlendiriyor A. Ali Ural. Bize bir kalbimiz olduğunu hatırlatmaya çalışıyor. Kalbimizde neleri barındırmamız gerektiğini söylüyor. Bize "insan" olduğumuzu hatırlatmaya çalışıyor. Bir denemesinde de şöyle soruyor:
"Acaba 'insan' denince hatırlanıyor muyuz?"
İnsan denince hatırlananlardan olmamız dileğiyle...