Gönderi

Seyrek gülüş sen ne güzel bir şeysin Nazlanırsın ama bir gün gelirsin Düşen bir yaprağa bağladım hayatımı Olsun artık diyorum ne olacaksa Paralı asker miyim neyim ben Ekleyip duruyorum sabahları akşama Ve kendimi arıyorum meşgul çalıyor Gerçi söylenmez böyle şeyler uluorta Aşk diyor başka bir şey demiyor kalbim Nasıl bir dostluk ki bu, hem kadim Hem de mayhoş elma tadında. Kendimi de koysam ayağımın altına Yine de yetişemiyorum ey aşk, Omzunun hizasına. Çünkü bende birikiyor her şeyin tortusu Ayağını kaldırıyor dünya, konuşurken benimle. Budanan oğullar gibiyim sessiz ve narin Nereye konsam geri sayım başlıyor Kurcalıyor beni bir çırağın elleri Ah, un ufak olsam ve desem ki Ağzın tat görmesin hayat Kandırdın beni. Sorma, Elim kırılsın bir daha Dokunursam güneşe. Kıl payı kaçırılmış bir şeyin Bıraktığı ardında Neyse oyum ben. Yaralı serçe, benim için dua et: Gök bir kayalık gibi şimdi üstümde Doktor Şükrü Bey'den üç ayda bir reçete. Acıyan bir şeyim ben buradan çok uzaklarda Koskocaman bir hansın sen uğraşma bu çocukla Çünkü nasıl bir şey biliyorum itin taştan korkması Bir yastık arıyorum kuş seslerinden Mühim değil sonrası. Sorma, Yangın sönseydi suyla Denizler her akşam böyle yanmazdı. Yakar top oynayan melekler gördüm güneşle Büyük çiftçiler gördüm dağları biçen Yolundaydı her şey, ben bile yolundaydım Ama Kıyıya vardığımda Kendimi unuttuğumu anladım Karşı kıyıda. Şiirler söyledim belki duyarsın diye Çığlığıydım içinde dilsiz bir şehzadenin Sana seslendim durdum bu küçücük odadan Acımı duy, sensin pusulam benim Ki dünya Silinmiş bir harita Gibi yabancı bana. Sorma, Usulca uzandığında Bir ceset oluyorsun öpüldükçe şımaran. İbrahim Tenekeci
·
9 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.