Başımıza gelen her kötü şey için sorumluyu veya suçluyu dışarıda aramak yerine ilk önce kendimizde aramaya başladığımız an, sorunların kaynağına da çözümüne de ulaşırız.
Benim bu eğitimdeki en büyük amaclarımdan biri de sizin kendinizi keşfetmenizi sağlamanıza yardımcı olabilmek.
Etrafınızda olan hiçbir insanın ve gelişen olayların sizin kendinizle ilgili alacağınız kararlarda ve sergilediğiniz davranışlarda üstlendikleri bir rol yoktur. Bugüne kadar sahip olduğunuz başarılar kadar, hataların da sahibi sizsiniz! Dolayısıyla, kendi iç dünyanıza dönüp benliğinizle yüzleştiğiniz ve onu düzeltmeye başladığınız an çözümlere ulaşırsınız.
Gelin size oldukça bilindik ama bir o kadar da etkili bir hikaye anlatayım;
Adam Pazar sabahı kalktığında bütün haftanın yorgunluğunu çıkarmak için eline gazetesini alır ve bütün gün miskinlik yapıp evde oturacağını düşünür. Tam bunları düşünürken oğlu koşarak yanına gelir ve ne zaman oyun oynayacaklarını sorar. Baba oğluna aslında daha önceden söz vermiştir ama o an istemediğinden bir bahane uydurmaya karar verir. Sonra gazetenin promosyon olarak dağıttığı dünya haritası gözüne ilişir.
Önce Dünya haritasını küçük parçalara ayırır ve oğluna “eğer bu haritayı düzeltebilirsen seninle oyun oynayacağım” der sonra da içinden “Böylece zaman kazandım, çok iyi bir coğrafya profesörünü bile getirsen bu haritayı akşama kadar düzeltemez” der.
Aradan üç dakika geçtikten sonra oğlu babasının yanına koşarak gelir ve “Baba, haritayı düzelttim! Haydi artık oyun oynayabiliriz” diyerek özenle yapıştırmış olduğu gazeteyi tek parça halinde babasına uzatır. Baba, gözlerine inanamaz, gazeteyi dikkatlice inceler. Gerçekten de hiç bir hata olmadan biraz önce paramparça ettiği Dünya şimdi yine eksiksiz karşısındadır. Adam, hayretler içinde oğluna bu kadar kısa sürede bunu nasıl yaptığını sorar. Oğlunun ise verdiği cevap ders niteliğindedir;
“Bana verdiğin haritanın arkasında bir insan vardı. Önce “insanı” düzelttim, Dünya’da böylece kendiliğinden düzeldi!”
Ufacık bir parçası olduğumuz bu Dünya, durmadan döner. Ancak bu Dünyada nasıl varlık gösterdiğimiz, nasıl hareket ettiğimiz ve hatta en küçük bir davranışımız dahi bu büyük evrene enerji olarak gider.
Pozitif insanlara dönüp baktığınızda, şansın hep onların yanında olduğu, mutluluğu hep onların yakaladığı yanılgısına düşersiniz. Çünkü onların etrafa yaydığı enerji, evrenden onlara dönen küçük bir hediye gibidir.
Sözün özü şudur ki, başınıza gelen olumlu ya da olumsuz her olay sizin eserinizdir. Dolayısıyla her şey kendinizi ve iletişim becerilerinizi düzeltmekle başlar.
Sizin başarınıza…