Gerek bireysel talihsizliğin, gerek kamunun uğradığı talihsizliğin üstesinden ancak, irade ve zekanın karşılıklı olarak birbirini etkilediği bir süreçte gelinebilir. İradenin rolü kötülükten ya da doğru olmayan bir çözümü kabul etmekten sakınmak, zekanın rolü ise kötülüğü anlamak, eğer tedavisi varsa tedavi yolunu bulmak, eğer yoksa, kötülüğü ilişkileri içinde görerek, kaçınılmaz kabul ederek ve başka diyarlarda, başka çağlarda ve yışdızlarası uzayın dipsiz uçurumunda, kötülüğün ötesinde ne bulunduğunu hatırlayarak kötülüğü katlanır hale getirmektir.