Yarım kalmış bir şekilde bitmesine rağmen içimde cok büyük bir yer etmeyi başaran bir baş yapıt. Jack London abimizin ne kadar ileri görüşlü olduğunu kanıtlayan bir belge.(Dünya savaşlarından önce yazılmış) Demir Ökçe kapitalist düzene bir başkaldırı niteleğinde gerçeğe çok yakın( okurken pek çok yerde tarihi bir belgeyi okuduğumu sandım ve adamın hayal gücü olduğunu teyit etmem gerekti) bir distopya. Kitap kapitalizm eleştirisini ve toplumsal evrimde yerinin olmadığını, neden devrimin gerektiğini buna nasıl hazırlanıldığını çok basit bir dille anlatıyor. Içinde küçük bir aşk hikayesinden bahsetmekten de geri kalmıyor. Iceriğe daha fazla girmek istemiyorum çünkü başlayınca duramadığımı, söylenecek hepsi birbirinden önemli konuların olduğunu farkettim. Ama özetle başladığınız halinizle bitirdiginiz haliniz bir olmuyor.