Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

437 syf.
7/10 puan verdi
·
12 günde okudu
Esir Şehrin İnsanları diğer Milli Mücadele romanlarından farklı olarak, yalnızca İstanbul'u konu almış. O dönemde bu konuyla ilgili bir çok kitap yazılmış olmasına rağmen yazar neden aynı konuyu neredeyse kırk yıl sonrasında ele almış? Genelde Anadolu çevresinde yazılan diğer Milli Mücadele romanlardan farklı olarak İstanbul'u ele almış olması ilk nedeni. İkinci neden olarak, cephe gerisindeki Milli Mücadeleyi destekleyenler ile karşıtlarının, mücadelesini konu almış olması gösterilebilir. Romandaki en önemli karakter Kâmil Bey. Onun cephe gerisindeki mücadelesini okurken dönemi ve şartları, yaşanılan zorlukları görme imkanı buluyorsunuz. Peki hikayemizdeki Kâmil Bey nasıl biridir? "Kâmil Bey'in Fransızcayı Galatasaray'da anadili gibi öğrendigini, Oxford'u bitirdikten sonra Italya'da yıllarca resme çalıştığını, Ispanyolcayı da okuyup rahatça konuştuğunu biliyordu." İste Kâmil Bey böylesine aydın bir kişilik. Milli Mücadele destekçisi. Saray yanlılarıyla bir mücadele yürütüyor. Üç bölümden oluşan kitabın birinci bölümü biraz ağır ilerliyor. İkinci ve üçüncü bölümlerde yazarın ayrıntıları kullanma biçimi, karakterlerin özelliklerini yansıtma yeteneği yer yer size bir Dostoyevski romanı okuduğunuz hissini veriyor. Bunun haricinde yazar, politik görüşleri nedeniyle Orhan Kemal, Nazım Hikmet gibi dönem yazarıyla birlikte bir dönem hapis yatmıştır. Ayrıca komünist düşünce tarzına yakınlığla biliniyor. Bu yüzden tartışılmış, eleştirilmiş bir yazar. Yazarın politik ve ideolojik düşüncelerini roman içinde de görmek mümkün. Milli Mücadele gibi kutsal bir davayı anlattığı romanında "Osmanlı" ve "din" konularını neredeyse acımasız bir şekilde eleştirmiş. Yazarın bu tutumunu katşıtlıklardan yararlanmak olarak değerlendirmek pek mümkün gözükmüyor. Fikir sahibi olabilmek için aşağıdaki alıntılarla göz atabilirsiniz. Din ile ilgili olanlar : #73674694 #73694554 #74188042 #74217270 #73070790 Osmanlı ile ilgili olanlar : #73452830 #73451841 #73821084 #73450730
Semerkant
Semerkant
eserinde Amin Maalouf'un Türkleri kötü gösterme çabasını anlayabiliriz. Hatta farklı bir kültürden farklı bir medeniyetten olan yazarın bu tutumunu görmezden bile gelebiliriz. Ama kendi yazarlarımızın bazı değerlerimizi eleştirirken kullandığı üslubu görmezden gelmek o kadar kolay olmuyor. Ülkemizin yetiştirdiği aydın bir yazar olan Kemal Tahir'in eserinde bu alıntıları görmek üzücü. Birinci Dünya Savaşının kaybedilmiş olması ve memleketin içinde bulunduğu durum; koca bir Osmanlı tarihini hiçe saymakla, padişahlarına hakaret etmekle ya da din'i ve dini değerleri bu kadar alçaltmakla açıklanamaz. İşgal edilmiş bir ülkede teslim olmuş bir padişaha bağlılık nasıl yobazlık sayılıyorsa dindar ve muhafazakar olanlara, kendisinden farklı düşünen herkese gerici gözüyle bakmak da zıt yönde ama aynı paralelde bir yobazlıktır. Osmanlı geçmişte iz bırakmış bir devlettir ve bizimdir. Milli Mücadele bir modern destandır ve bizimdir. Batıda iz bırakan "Türk gibi kuvvetli, Türk gibi güçlü" sözlerinin deyimleştiği tarih bizimdir. Bağımsızlık mücadelesi veren toplumların örnek aldığı Cumhuriyet bizimdir. Mete Han'dan beri kurulmuş bütün devletlere "bizim" gözüyle bakmak bu toprakları ve kültürü sahiplenmek anlamasına gelir. Bu yüzden Türk Kara Kuvvetleri kuruluş yılı (Mete Han zamanı) M.Ö. 209'dur. Bu düşüncelere katılmamak elbette mümkün. Ülkemizin ve tarihimizin bütün değerlerinin herkes tarandan kucaklamasını bekleyemeyiz. Ama Fanatizmden uzak, dozunda bir eleştiri beklemek herkesin hakkı. Edebi açıdan yazar anlatmak istediği her şeyi kurguya ustaca yedirmiş. Milli Mücadele denince Anadolu'ya kayan gözleri, cephe gerisine çevirmiş. Bu uğurda mücadele veren, sıkıntı çekmiş ve belki de unutulmuş nice Kâmil Beyleri anlatmış. Edebi kişiliği ve sanatı dışındaki bazı düşüncelerini eleştirmiş olsam da Kemal Tahir de "bizim"dir. Bu incelemeyi
Esir Şehrin İnsanları
Esir Şehrin İnsanları
'nın en beğendiğim alıntılarıyla noktalamak istiyorum. #73070544 #73072167 #73330731 #74204526 #74213786
Esir Şehrin İnsanları
Esir Şehrin İnsanlarıKemal Tahir · İthaki Yayınları · 201910,3bin okunma
·
20 görüntüleme
Tuğba okurunun profil resmi
Çok güzel ayrıntılar yakalamış, çok güzel ifade etmişsin. Fanatizmin her türlüsü zararlı. Bizi biz yapan ortak değerlerimiz, farklı düşüncelerimiz, birbirine benzemeyen renklerimiz. Elbette ki olayları farklı değerlendireceğiz, önemli olan bunu yaparken sınırını bilmek, öteleleştirmemek.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.