Kim der 25 yaşında, toy bir delikanlının elinden çıkmış bir kitap?
Ben diyemem.
Dönemin zihniyeti, yoksulluk, sefalet, umut güzelce harmanlanmış eserde.
İnsancıklar'da ne sizi sıkıntıdan dünyevi işlerinizi düşündürecek kadar süslü bir anlatım olmuş, ne de makale okur gibi kupkuru yalın bir anlatım var.
Her şey 25 yaşındaki toy bir delikanlıdan beklendiği gibi meydana gelmiş işte.
Amaaaa, tabi o delikanlının Dostoyevski olduğu akıllara büyük harflerle kazınmalı!