..
Bir at koşuyor
Dört nala
Her nalında bir çiçek
Soluksuz koşuyor
Nefesi nefesimde gibi
Dumanlar çıkıyor
Büyük ağzından
Küçük burun deliklerinden
Beyaz bir at
Gökyüzüne kavuşacak gibi
Duraksamadan koşuyor
Üstünde ben varım
Elimde siyah, çelik gibi
Uzun bir kamçı
Vurdukça vuruyorum
Beyaz, yumuşak tenine
Koşturdukça koşturuyorum
Dilini yüzüne vuruyor
Kendinden habersizce
Yoruluyor gibi
Anlamıyorum
Anlamlar yok içimde
Dünyam büyük bir anlamsızlık içinde
Gitsin istiyorum
Durmasın hiç bir köşe başında
Koşsun, koşsun, koşsun
Dinlenmesin bir an bile
Götürsün beni istiyorum
Sevdiğimin gezdiği
Büyük dağlara
Kavuştursun bizi
Ölüm bana kavuşmadan
Daralıyor vaktim
Göğsümde acı bir sızı
İnliyorum
Büyük ormanın içinde
Sesim yankı yankılanıyor
Çarpıyor ağaçların
Büyük dallarına
Düşüyorum bir anda
Atımın üzerinden
Savruluyorum
Karanlık ormanın içine
Bir parça kan dökülüyor
Kurumuş dudaklarımdan
Sesim kesiliyor bir anda
Nefessiz kalıyorum
Gökyüzüne bakıyorum
Ay tepemde
Beni seyrediyor
Soluk ışığıyla
Bana birşey anlatır gibi
Acı içinde çırpınıyor
Uzatıyorum ellerimi
Gökyüzüne
Sevdiğimi görüyorum
Karanlık gecenin içinde
Kollarını iki yana açmış
Beni çağırıyor
Kalkmak istiyorum yerden
Yapamıyorum
Dizlerim kırılıyor sanki
Acı içinde yeniden
Yere uzanıyorum
Gülümsüyor sevgilim
Dünyanın tüm kederi
Yüzüne sinmiş gibi
Hafifçe gülümsüyor bana
Bir ışık görüyorum uzakta
Beyaz değil
Üzerime geliyor adım adım
Yaklaşıyor bana
Korkuyorum
Son bir kez sevgilimin
Kokusunu alamadan
Ölmeye korkuyorum
Üzerime kapanıyor birden
Koca karanlık
Eziliyorum altında
Kesiliyor nefesim
Bir soğuk rüzgâr esiyor
Bedenime çarpıyor usul usul
Bir koku alıyorum
Sevgilimin kokusunu
İçimde yanan ayrılık ateşi
Sönmeye başlıyor
Huzur içinde gözlerimi kapatıyorum
Sevgilimin son kez kokusunu alırken
Huzur içinde ölüyorum
Burnumda sevgilimin kokusu
İçimde ona kavuşamamanın ızdırabı
@mehmetbk17