Gönderi

İstanbul
“İstanbul vefasız bir sevgiliye benzer.” Bu sözün altında derin bir acı olduğunu hissettim. Ama herhangi bir şey söylemedim. Çünkü etrafını seyrederken, sanki benimle değil de kendi kendine konuşur gibi söylemişti. Kısa bir sessizlikten sonra, sözüne devam etti: “Sana hep ihanet eder ama sen yine de onu sevmeye devam edersin.” Bu sefer sohbete katıldım: “İstanbul size de ihanet etti mi?” Yanıt vermeden etrafı seyretmeye devam etti. Bir süre sonra, “Burası çok ama çok güzel bir şehir” dedi. Herhalde başka bir konuya geçmişti. “Bizans, Osmanlı, saraylar, camiler... Masal gibi. Nasıl desem. Baharatlı bir şehir.” “Ama bu, turistlerin gördüğü İstanbul, profesör” diye uyardım. “Benim İstanbulumsa bambaşka. Bu güzellikleri görmeye vaktim olmuyor.” “Unutmayın, ben de bu şehirde turist değildim. "
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.