Kadınların sokağa çıkması üzerindeki baskı yalnızca muhafazakar erkeklerden değil kadınlardan da geliyordu. Nezihe Muhiddin Türk Kadını'nda yaşlı bir hanımın Üsküdar vapur iskelesinde arkadaşı ve kendisine tehditler savurduğunu, herkesi üzerlerine tükürmeye ve hakaret etmeye çağırdığını anlatır. Bu dönemdeki kadınlara yönelik saldırılar "ilerici" erkek yazarlar tarafından da dile getirildi.