Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Hızlı ve köklü değişime, yani devrime duyduğu öfke, onun Tanzimat'ın ve Kemalizmin modernleşme projesine yaklaşımında somutlaşır ve aynı zamanda bu projeyle gerçek bir hesaplaşma içerisine girmekten uzunca bir süre kaçınan Türk muhafazakarlığı içerisindeki ayrıksı konumuna da işaret eder. Ancak aşağıdaki satırlardan da anlaşılacağı gibi, bu öfke çoğu kez "araçsal" bir nitelik taşır. Topçu'nun Türk modernleşmesine muarızlığı, antikomünizmi için bir sıçrama tahtası niteliği taşımaktadır: "Tanzimatçılar ve sonradan onların bu hareket tarzını tekrarlayan inkılapçılar, millet hayatımızdaki gevşeyişin ve bugünkü perişanlığımızın sebebi oldular. Onlar düşünmediler ki, sosyal şekiller değişiktir ve ebedi kalıcı değildir. Ancak bunları yaşatan ve her birine değişik şekilleri altında hayat veren değişmez kaynaklar vardır. Milleti kuran bu kaynaklar kurutulursa dışarıdan iğreti ve perakende olarak alınan kuvvetler bir milleti yaşatamazlar ve milletin i manına mal olmazlar. Büyük milletlerin kuvvet ve azametindeki sırrı bunlar düşünmediler. Her şeyi her an değiştirebilen ve yerine daha iyisini getirebilmek iddiası ile eski kurumlardan herhangi birisini feda etmekten çekinmeyen bir inkılapçılığın akıbeti ne olabilirdi? Bu tarzda inkılaba alışkanlık, onu hareketlerimizin prensibi olarak kabul etmek, sonunda bize ait hiçbir kurum, milletin kaynaklarından hiçbir esasın kalmayışıyla neticelendi. Böyle olunca komünizme kolayca kapılan bir nesli kendi elimizle hazırlamış olduk."
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.