Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Türk Muhafazakarlığı ve Antikapitalizm Türk muhafazakarlığı içerisinde antikapitalist bir damar mevcut olmuş mudur? Bu soruyu yanıtlamak için önce birkaç tespitte bulunmamız gerekiyor. Türkiye'de muhafazakar düşüncenin modernleşmeye paralel bir biçimde geç ortaya çıktığı aşikardır. Yalnızca kültürel alandaki bir muhafazakarlığı dillendirmekle kalmayan, politik bir programa da sahip olan, yani siyasal bir ideoloji niteliği de taşıyan muhafazakarlığın tohumlarının "çekingen" bir şekilde de olsa 1940'larda atılmaya başlandığını, siyaset sahnesindeki yerini ise 1950'li ve 60'lı yıllar Türkiye'sinde aldığını söyleyebiliriz. "Doğal" seyrini izleyebilseydi, Türk muhafazakarlığının "Fransız Devrimi"nin, yani reaksiyoner oklarını yönelteceği asli hedefin, Tanzimat modernleşmeciliği ve Kemalist inkılap olacağı kesindir. Ancak bu mümkün olmamıştır. Kemalist inkılabın bir milli kurtuluş mücadelesinin devamı niteliğini taşıması ve dolayısıyla "devlet kurucu" bir karakterinin bulunması, milliyetçi bir karakterinin haiz olması, muhalif düşünce akımlarını etkisiz/kendine tabi kılabilme yeteneği, tek parti rejiminin otoriterliği ve hem Türk modernleşmesinin hem de Kemalist inkılabın içerisinde "muhafazakar" bir damarın bulunması gibi nedenler, inkılap karşıtı muhafazakarlığın reaksiyoner bir refleks şeklinde ortaya çıkışını engellemiştir.
·
3 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.