Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.27
Gönderi
416 syf.
10/10 puan verdi
Öncelikle yazarın son eseridir. Bu sebeple kaleminin olgunluğu her cümlede hissedilir. Betimlemelere sıkça yer verilmiştir, özellikle ruh tahlilleri fazlaca yapılmıştır. Kitabın en derin karakteri olan Samim'in ağzıyla aslında yazar kendisini yansıtmıştır. Bana göre Samim, Sherlock Holmes' ün var olmadan önceki kalıntılarıdır.
Samim kitabın üzerine en fazla düşünülmüş karakteriydi. Bu karakter sayesinde yazar aktarmak istediği tüm düşüncelerini romanın içine sindirmişti ve okuyucuyu sıkmadan roman boyunca azar azar dışa vurmuştu.
Samim ütopik bir dünya tasarlamıştır Simeranya isminde. Simeranya ideal bir ülkedir. Orada her ayrıntı düşünülmüştür,sistem kusursuz işler ve Simeranya'nın insanları bu kusursuz sistemin mutlu birer parçalarıdır. Simeranya'nın eğitim sisteminden,çalışma stilinden, ekonomisinden vs. bahsedilir. Ve aslında bunlar yazarın günümüz dünyasında da olmasını istediği sistemlerdir.
Samim'in bir takım özellikleri vardır. Örneğin çok iyi bir gözlemcidir. Davranışların ne anlama geldiğini zamanla kavramıştır ve çoğu zaman insanların ne diyeceğini,nasıl davranacağını önceden kestirir. Ayrıntılara önem verir. Odasına kapandığında hafızasının yardımından yararlanarak kimi yalanları açığa çıkarır.Kardeşi Besim onu av köpeği olarak tanımladığında hem çok gülmüş hem de son derece doğru bir tespit olduğunu düşünmüştüm. Samim'in sevgilisi Meral ve ablasının kızı Selmin, bu özelliklerinden dolayı kimi zaman Samim'den korkar ve çoğu zaman ondan çekinirler. Çünkü ona yalan söylemek zordur. Bilhassa Meral,bir çok kez beceriksiz yalanlarını yakalatmıştır.
Kitapta üzerinde durulan kavramlardan biri ahlaktır. Meral cemiyet tarafından ahlaksız kabul edilen bir kızdır. Zamanında annesi için de aynı şeyler düşünülmüştür, bu yüzden serveti fünun eserlerinde görülen soyaçekim bu romanda da kendini gösterir. Meral karakteri için de ruh tahlillerine sıkça başvurulmuş. Meral kendisini ve çevresini sorgulayan, cemiyete göre yaşamak,şekillenmek istemeyen, kendi doğruları olan ama aslında içinde çelişki yaşayan bir kızdır. Çünkü cemiyete karşı olan isteklerinin yanı sıra kendini sorguladığı zamanlarda kötü biri olduğu sonucuna varır. Hatta öyle ki sırf bu yüzden Samim'in de kötü biri olmasını candan arzular. Çünkü insanlar yanlış yolda olsalar bile eğer o yolda bir kalabalıkla ilerliyorlarsa vicdanen rahat hissederler. Romanın sonunda 'cemiyete göre' ahlaksız olarak gösterilen her iki kadın da ölmüştür(Meral ve annesi). Bu bir çeşit kötülerin cezalandırılması gibi geldi bana, böylece okuyucu romanın sonunda tatmin olacaktı. Bu arada Meral intihara karar vermiştir ancak ölümü bir kaza sonucu gerçekleşmiştir.
Belirtmek istediğim bir diğer nokta ise kitabın başında kızının hamile olduğunu sanan Mefharet'in , ağabeyi Samim'den şüphelenmesiydi. Yani bir dayı-yeğen ilişkisinin mümkün olabilebileceği düşünülür. Bunun dışında ahlak meselesinin patlak verdiği bir olay daha vardır ki bence bu en vahimidir. Samim'in bir zamanlar Meral'in annesiyle de ilişkisi varmış. Üstelik Meral'in Samim'in kızı olma ihtimali de kesin olarak reddedilmiyor kitapta. Ancak her halükarda aralarındaki ciddi yaş farkı ve Meral'in Selmin'le mektep arkadaşı olması göz ardı edilemez. Buna ilişkin kitabın bir bölümü beni çok şaşırtmıştır. Necile, Samim'e bir zamanlar kendisiyle şimdi de kızıyla ilişki yaşaması konusunda ne düşündüğünü sorar. Samim'in cevabını aynen aktarmak isterim." Samim'in bende arayıp da bulamadığı kalbi Meral'de aramış olması ihtimalini düşünürdüm;düşünürdüm ki kızım benim ebediliğe doğru uzanışımdır ve ben onda devam ederim ; ve düşünürdüm ki Samim'de benim söndüremediğim bir ihtirasın kızımda benim tekamülümü araması tabii bir şeydir." Romanın sonunda Samim Necile'nin ölü bedeniyle bir kaç saat başbaşa kaldığında onu hala nasıl çekici bulduğundan bahsetmiştir uzunca. Ahlak çöküntüsünün en üst noktaya ulaşması da bu olaydır kanaatimce.
Peyami Safa kendi kendini yetiştiren bir yazardır.Bilgilerinin fazlalığını en çok bu romanında hissettim. Çünkü oldukça fazla terimsel ifade kullanmış. Fakat benim bilgi birikimim bu kadar çok olmadığı için elbette yazarın gerisinde kaldım. Yalnızca en ilgimi çeken bilgisi şuydu ki, kitapta geçen bir suçlu için 'atletikten dejenere astenik' ifadesini kullanmıştı. Bu yıl kriminoloji dersinde öğrendim ki suçlu tipleri dış görünümlerine göre;atletik, astenik ve piknik olmak üzere 3'e ayrılır. Sanırım bu bilgi özel bir ilgi sonucu öğrenilebilir ve o an anladım ki Peyami Safa çok fazla meraklı,araştıran ve öğrenen bir insandır.
Kitabın başında Peyami Safa için 'fıkra ve makalelerinde sağlam bir mantık dokusu ve inandırıcılık görülür' demişler. Samim karakterinde öne çıkan özelliklerdir bunlar. Kalemi öyle güçlüdür ki, size zıt düşen bir düşünce bile onun kaleminde birer mantık abidesi olup çıkıverir, anlatımıyla kendisine hayran bırakır.
Madde-mana ve ruh-beden konularını da işlemiştir bu kitabında. Rüyaların kimi zaman geleceği gösterebileceğini, insanların telepati yoluyla bir takım gerçeklerden haberdar olabileceğini...anlatmıştır. Tüm bedensel hastalıkların temelinde ruhsal sıkıntılar olduğunu savunmuştur. Ve suç eğilimlerinin sebebinin yaratılıştan geldiğini söyleyerek ,kimi insanların bu duyguları çok iyi zaptettiğini,zaptedemeyenlerinse suçlu ilan edildiğini yazmıştır.
Peyami Safa insanların duygularını ustaca yönetebilecek ve yönlendirebilecek bir yazar. Kimi zaman kaslarınızı gevşetip tüy kadar hafif hissetmenizi sağlar. Kimi zaman korkuyu en derinden hissettirerek tüylerinizi ürpertir. Kimi zamansa güldürür sizi. Üstelik bunların hepsini tek kitapta yaparak duygudan duyguya sokar.
··
126 görüntüleme
Olamaz aklın yolu birmiş demek.Sizde mi Samim'i Sherlock Holmes'e benzettiniz.Bu olamaz diye düşünüyordum:)
#89008342
Bence Sherlock'la Samim birbirini tamamlıyor.Aynı değiller fakat aynı yapbozun parçaları gibi.Yanlarında bir de Watson.Tadından yenmez.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.