Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Halktan yana olduğunu söyleyen popülistler; öncelikle "kendi önceliklerine göre bir halk tanımı yaparlar" ve bu önceliklere uymayan herkesi "ötekileştirirler." Başlangıçta ötekileştirme olarak gelişen bu tutum, düşmanlaşma ve şeytanlaştırma olarak devam eder. Çünkü Popülizmin varlık gerekçesi, "gerçek halk ve hainler" ayrımını yapabilmesine ve halkın çoğunluğunun "gerçek halk" ve bir kısmının da "hainler" kategorisine göre dizayn edilmesine borçludurlar. Bu bağlamda, halk çoğunluğunun gerçek sesi olduğunu iddia eden popülist lider, hainler diye genel bir ad ile kategorize ettiği seçkinlere, elitistlere, düşünürlere ve kendine biat etmeyen tüm dinamiklere karşı “intikamcı bir kültür" ile bilenir. Bu durum "fasit bir daire" gibi süregitmek zorundadır artık. Geri dönüşü yoktur! Özellikle de popülistlerin korkulu rüyası, bu kutuplaşmayı hedef alan siyaset biçimleridir.Bir siyasi hareketin "bu yaratılan kutuplaşmayı bitirecek içeriğe sahip" söylem üretmesi halinde, popülist iktidarlar tüm güçleriyle onları yok etme mücadelesine girişir. Ölüme varacak süreçlerin oluştuğu hadiseler yakın tarihimizde yaşanmışlıklarımız içinde yer almıştır. Çünkü Popülistlerin tek gücü, yarattıkları “sahte çatışmalardır." Millet ve Millet düşmanları şeklinde gerçekleşen bu çatışma nin sona ermesi, Popülist iktidarın yıkılışı olacağından, sürekli bir düşmana ihtiyaç vardır ve bu düşman; iktidara gelmeye çalışan diğer siyasi hareketlerdir.
·
8 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.