Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Okuma böyledir işte... Değiştirici , büyüleyici, gizemli bir gücü vardır. Hangi yaşta olursak olalım, haz alarak okuduğumuz bir roman, öykü, anlatı ya da şiir etkiler bizi, yaşamımızı zenginleştirir; yeni yaşamlar katar yaşamımıza. Algılama, kavrama yetimizi besler, keskinleştirir. Dış dünyayı, başkalarını daha iyi anlamamızı sağlar. Diyelim ki Dostoyevski'nin Suç ve Ceza'sını okuyoruz. İnsan ruhunun derinliklerinde dolaşır, acıyı tanırız. Oğuz Atay'ın Tutunamayanlar'ı bizi, yaşam yolumuzu çizen etkenlerle yüz yüze getirir. Böylece kendimizi de tanırız. Diyeceğim her yazınsal yaratı, duygu dünyamızın sınırlarını genişletir. Yalnızca duygu dünyamızı mı? Düşünce dünyamızı da. Okuma, türlü etkenlerin doğamıza vurduğu prangaları kırar, özgürleştirir bizi. Ne diyordu Thomas Jefferson: "Özgür insan, okuyan insandır." Çünkü bilgisizliğin, kör inançların ve saplantıların her türlüsünü yenen bir güçtür okuma... Ne var ki burada "okuma" sözcüğü, "okur yazar" anlamında kullanılmıyor. Okuryazarlık ayrıdır, "okurluk" ayrı... Okur, okuma yazma becerisini sürekli kullanmayı alışkanlık haline getirendir, okumadan edemeyendir. Okumanın özgürleştirici gücünü inanandır...
·
9 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.