Lütfen,çocuklarımızın gelişimi için sonuna kadar okuyunuz!
Bugün şunu fark ettim:Çizgi filmler için karalama kampanyaları yapıldı,durdu."Simpsonlar" çizgi filmi için müneccim,"Şirinler"çizgi filmi için komünizm propagandası vs.
"Simpsonlar"çizgi filminin öngörülerinin birer birer çıkıyor olması,bence de kesinlikle bir tesadüf değil.
Yahut "Şirinler"çizgi filminin komünizm algısı yaratmaya çalışması da.Peyo zaten bunu yalanlamadı ki.
Aynı şey masallar içinde geçerli:İyilerin daima ödüllendirildiği ve mücadeleyi kazandığı,kötülerin ise daima mahkum ve mağlup olacağı algısıyla büyüyor cocuklar.
Oysaki gerçek kesinlikle böyle değil.
Çocuklar;masallar sayesinde kendilerine, kirlenmemiş bir dünya ve adalet terazisi kuruyorlar ve bunları "artık bilinçlerine"(yani bilinç altlarına atıyorlar ve sonunda kişisel buhrandan kurtulamıyorlar.
Çünkü dünya;ne masallardaki,ne de çizgi filmlerdeki gibi bir düzen vaad ediyor bize.
Ben de kendi kardeşimden başlayarak yeni bir girişimde bulundum,size de tavsiye ediyorum.
On üç yaşındaki kardeşim,Nazım Hikmet'ten Necip Fazıl'a,Lenin ve Castro'dan Ömer Muhtar'a,komünizm ürünü kabul edilen "Şirinler" filminden ziyade komünizm fikir akımının bizzat kendisiyle,popüler çizgi film "Simpsonlar"yerine,"Simpsonlar"çizgi filminin empoze etmek istediği materyalist ve sermayedar düşüncelerin bizzat kendisiyle ilgileniyor.
Endişelenmeyin.Bahsettiğim bütün okumaların,çocuklar için sadeleştirilmiş versiyonları,varyasyonları mevcuttur.
Ve yine endişelenmeyin ki,çocuklarımız bunları yaptığında delirmiyor.
Ukala çocuk Atakan gibi olmak zorunda da kalmıyor.
Hatta,yürüttüğüm stratejinin kendi kardeşimde olumlu meyvelerini almaya başladım diyebilirim.Daha sağduyulu,daha gerçekçi,daha ampirik düşünebiliyor artık.
Uzun lafın kısası:Kardeşi olanlara,çocuğu olanlara bu şekilde davranmalarını tavsiye eder,keyifli okumalar dilerim.
Edebiyatla kalın.
Sanatla kalın💐
··
27 görüntüleme
4.5 yaşında bir kızım var. Sanırım kendi kitapları artık onu tatmin etmiyor ki son birkaç haftadır onu benim kitaplığımı karıştırırken görüyorum. Ben kitap okurken yanıma geliyor 'ne okuyorsun, kitabın adı ne, konusunu bana da anlatır mısın?' diyor. Ben de sadeleştirip kendi çapımda anlatmaya çalışıyorum. Hoşuna gidiyor. Okuma yazma öğrendiği zaman eminim kendi çıkarıp okumaya başlayacak, onu nasıl engelleyeceğimi bilmiyorum ama. Zira 'senin yaşına uygun değil' cümlesini kesinlikle kabul etmiyor. Demem o ki, sizin de dediğiniz gibi, tozpembe bir dünya olmadığının er ya da geç farkına varacaklar değil mi?
İnandırıldığımız,bize dayatılan birtakım "sözde"gerçeklerin meğer hiç de öyle olmadığını fark ettiğinde ve karşısına çıkan,dayatılan her fikre,"ya öyle değilse?"şüpheciliğiyle yaklaştığında aydınlanma süreci başlamış demektir.Değerli evladımız adına size geçmiş olsun derim.
Çünkü son nefesine kadar artık huzursuzluk onu bekliyor olacak.
1 sonraki yanıtı göster
Öncelikle merhaba;
“Çocuklarımızın gelişimi için mutlaka okuyun” diye bir başlık atmışsınız, fakat birçok görüşünüze katılmamakla beraber, biraz da eleştireceğim müsaadenizle. Çocukların dünyası ve hayalgücü yetişkinlerinkinden oldukça farklıdır. Küçük yaşlarda yani somut dönemde çocuklara genellikle olumlamalar yapılır, bu dünyayı güzel göstermek değil, aslında onu yaşadığı hayata alıştırmaktır. Çocukluk depresyonu, anksiyetesi dediğimiz bir dönem var, bu dönemde biz bireyi olumsuzluklara yönlendiremeyiz. O yüzden de soyut düşünceye yönetelik kavramlardan da kaçınırız. Bu din olgusunun da çocuklara aslında küçük yaşlarda verilmemesi gerektiği gibi... Özellikle masal kahramanlarında kötülerin çirkin resmedilmedi, iyilerin peri rollerini alması, çocuklarda iyilik ve kötülük kavramının aslında somutlaştırılmasıdır. Peki bu ne kadar doğru? Somutlaştırılması evet doğru olan, fakat somutlaştırılırken de ayrımcılığa, farklılığa karşı çocukta bu defa farklı bir bilinç oluşturuyoruz. Simpsonlar, şirinler, disney, bu karakterlerin çocuklara izletilmemesi taraftarıyız elbette. Çocuk bunları izlediğinde gelişimine katkı sağlamıyorsunuz, aksine bilişsel gelişimini olumsuz yönde etkiliyorsunuz.
Şimdi kardeşinize gelmek istiyorum. 13 yaşında olduğunu söylediniz. 13 yaşındaki bir birey eğer doğru yönlendirildiyse kitap seçimini kesinlikle kendisi yapmalıdır. Ebeveynler bireyin ilgi ve ihtiyaçlarını iyi takip edip, çocukta kendi ilgisinin farkındaysa seçimini kendi ihtiyaçları doğrultusunda kullanmalıdır. Çünkü görüyorum ki, kardeşinizin okudukları aslında sizin seçimleriniz. Öncelikle kardeşinizin seçim yapmasına fırsat verin, 11-16 yaş dönemi kesin tercihlerin yapılmadığı, kişilik gelişiminin şekillendiği bir dönemdir. Kısacası, kardeşinizin tercihlerini göz önünde bulundurabilirsiniz. Çünkü gelişim tamamen her bireyde farklı ve bireye özgüdür. Dünya, evet kötü ama bunu küçük yaşlarda çocuklara anlatmak ise ciddi travmalara sebep olabilir. İyi ve kötü ayrımını soyut dönemde yani 11-15 yaş arasında yapmaya başlayacaktır. Hoşça kalın.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.