Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

68 syf.
9/10 puan verdi
·
14 saatte okudu
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu Üzerine
Bilinmek isteriz kimi zaman. Biz bilinmek istedikçe aksine bilinmez oluruz. Kimi zaman da asla bilinmek istemeyiz. Hayat bu ya bu sefer de bilmeyen kalmaz. Bilinenlerin bilinmek istemediği ve bilinmeyenlerin bilinmek istediği bu kısır döngüyü usta kalemi ile ele alan Stefan Zweig tarafından yazılan harika bir öykü. Baba sevgisinden yoksun 13 yaşında ve duygularını şekilllendireceği bir çağda varlığını sürdüren bir kız çocuğu düşünün. Sevgiyi içeride (ailede) göremeyen pek çok çocuk gibi ilerleyen yaşlarında bu ihtiyacını dışarıdan karşılamaya çalışan bir kadın. Yazar, yardımsever ve sevilen bir erkek olarak tanımlanan Bay R. Sarah Jio, okuduğum kitaplarının birinde (muhtemelen Agapi olması lazım) aşkın akıl ürünü olduğunu savunan bir karakter oluşturmuştu. Bu karakter görüşünde kendini savunurken, aşkı isteklerimize ve tutkularımıza göre belirleriz diye bir iddiada bulunmuştu. Tamamen katılmasam da bilinçaltımızın sevdiğimiz karakterleri seçerken son derece etkili olduğuna o vakit kanaat getirmiştim. Bu kitapta da Sarah Jio'nun bahsettiğim karakterinin sözlerindeki etkiyi hissettiğimi söyleyebilirim. Sevgi görmemiş biri hayalinde genelde büyük bir aşka kapı aralayacağını varsayar. Hiç sevilmemiş bir insan ya herkes tarafından sevilmek ister ya da onaylanmış bir kimse tarafından yoğun bir ilgiyle baş başa kalmak ister. Ben bu bilinmeyen kadında ikinci arzunun dışavurumunu görüyorum. Zira Bay R, sevilmeyen eski komşunun yerine gelmiş ve sevilen de biri olmuş. Aynı zamanda mesleği de yazarlık. Yazarlık, halk arasında çoğu zaman duygusallığın ve güzel betimlemelerin bir yansıması olarak karşılanır. Onun sürekli eve kadınları getirmesi de çapkınlıktan ziyade gönle hitap eden hoş ifadeler ve kibarlık gösterisini temsil eder. -Tüm bunlar elbetteki düşüncelerin bana yansıttığı yanılsamalar üzerine söylenmiş ifadeler, bu nedenle durumun psikolojik gerçekliğini bilmediğimi ayrıca vurgulamak isterim.- Kısacası, karşımızdaki kişinin sıfatları ve yaşam tarzı bizim o kişiye karşı ilgi ve alakamızın ilk boyutlarını çizer, devamını ise yalnızca biz işleriz. Bizim kahramanımız da umudun timsali olmuş. Umudunu kaybetmeden büyük bir istekle bilinmek istemiş, yıllarca farkedilmek istemiş. Farkedildiğinde ise duygusallığı ile değil de fiziki itibari ile belirlenmiştir. Zaten birçoğumuz da büyük bir aşka tutulmak isteriz fakat sevgimizi azıcık göstermekten çekiniriz. Ya da hayattan büyük bir aşk dileriz ancak bu kez de dış görünüşe göre değer biçeriz. Bu bizim en merhametsiz yönlerimizden biri bence. Seven sevilmez, sevilen sevmez... Kitabı tarihselliği boyutuyla ele aldığımız zaman yaşanılan dönem hakkında bizlere pekçok katkı sağlayabiliyor. Özellikle de kadın erkek ayrımını hem açıkça hem de gizlice gözler önüne seriyor. Birçok yönden içselleştirdiğim bir öykü olmasının yanında bir konuyu da yeniden sorgulamama neden oldu. Bay R, yazar olarak tanıtılmıştı. Fakat kaliteli bir yazar her zaman halktan beslenir en çok da yakın çevresinden. Bu nedenle gözlemleri oldukça kuvvetli olur. Bay R ise bana göre sözde yazar tiplerden. Yani hiçbir kimseye gerçek bir sevgi göstermeyen, kibar ama acımasız, yardımsever ama yalnızca kendisinden yardım istenildiğinde bu yönü ortaya çıkar. Aslında aldatmaca bir karakter. Dışarıdan göründüğü ile içerideki yapısı tamamen farklı. Mektubu öğrendikten sonra da zaten şaşkınlıktan başka bir ifadesinin olmayışı bu perdeyi iyice aralıyor. Bizler de kendimizi ve insanları bu şekilde kandırıyoruzdur belki de kimbilir? Duygusal olduğumuzu düşünsek de kalbimiz taş gibi katıdır. İsteklerimiz ve yaşamdaki tercihlerimiz de belki zıttır birbirine. İşte bilinmeyen bu kadın gönlüne düşen o koru hayatının sonuna kadar alevlendirmeye devam etmiş ve tüm yaşamını isteğine göre dizayn etmiştir. İnsanlar tarafından kötü eleştirilere maruz kalsa da doğru bildiği davasından asla vazgeçmemiş. İnsanlar tarafından bilinmek istemezken Bay R tarafından bir kerecik olsun bilinmek istemiş. Ama hayattan ikisini de alamamış ve nihayetinde pes etmiş. Bay R ise sadece okumuş, şaşırmış ve geçip gitmiş... Benim hayatımda iz bırakan kitaplar arasında bu eser mutlaka yer almakta. Umarım bizler de Bay R gibi okuduktan sonra öylece geçip gitmeyiz. Bu kitabın hepimizin yolunda bir ışık olmasını ve güzellikleri görebilmemiz konusunda yardımcı olmasını temenni ederim. Selametle
Rabia Gül
Rabia Gül
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Stefan Zweig
Stefan Zweig
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022224bin okunma
·
4 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.