Nerden nasıl başlasam, nasıl anlatsam çok karmaşığım. Ama tek bildiğim bir şey varsa oda çok severek okuduğum bir kitap olduğudur. İlk 100-150 sayfa biraz sıkıcı gelse de, betimlemelerle ve insana sıcaklığını hissettiren yapısıyla Jane Austen kendine hayranlık duymamı sağladı. Kitap 18. yüzyılın sonlarına doğru İngiltere’nin küçük bir kasabasında yaşamakta olan Bennet ailesinin hayatını ele alıyor. Mr. Bennet beyefendi ve mizahi yönü kuvvetli olan taşralı bir baba, Mrs. Bennet ise onun aklı beş karış havada, tek derdi 5 kızının da iyi bir evlilik yapması olan karısı. Ana karakterimiz Elizabeth ise ailenin 2 numaralı kızı olup, babasının da gözdesidir. Annesi için aynı şey söylenemez çünkü onun için ilk göz ağrısı olan Jane rakipsizdir. Lydia ve Kitty hiç kimseyi umursamayan, deli dolu hayatı kendilerine göre yaşayan diğer kızlarıdır. Mary ise kitapta birkaç kez ismini duymak dışında pek tanımadığımız diğer bir kardeş. Elizabeth ve Jane arasındaki abla kardeş ilişkisi daha çok yakın iki arkadaş gibi anlatılmış ve bu benim çok hoşuma gitti. İkisinin birbirine olan güveni, saygısı, sevgisi gerçekten takdire şayandı. Kızlarımızın akıllarını çalan iki sıkı dost Mr. Darcy ve Mr. Bingley yakışıklı olmaları ve servetleri ile aslında tüm kasabanın gözdeleri oldular. Onların gelişiyle aslında herkesin hayatı değişti diyebiliriz. Kitapta en sevdiğim bir diğer özellik ise her karakterin iç dünyasının yeterince ele alınmış olmasıydı. Keyifli, sanki bir film izler gibi akıcı bir eser. Son 100 sayfayı okurken kahkahalarıma ve mutluluğuma engel olamadım. Yazarla tanıştığım ilk eserdi ve ona daha bu eserde aşık oldum diyebilirim.

Aşk ve GururJane Austen · Koridor Yayıncılık · 201676,9bin okunma

·

3 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Hazal Yenihayat