Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

TİP'in yükselişinde Aybar etkisi
Türkiye İşçi Partisi Türkiye İşçi Partisi (TİP) 13 Şubat 1961 tarihinde sendikalı 12 işçi tarafından kuruldu. Kuruluş dilekçesini imzalayan isimler Kemal Türkler, Avni Erakalın, Şaban Yıldız, İbrahim Güzelce, Ahmet Muşlu, Rıza Kuas, Kemal Nebioğlu, Hüseyin Uslubaş, Saffet Göksüzoğlu, Salih Özkarabay, İbrahim Denizcier ve Adnan Arkın'dı. İçişleri Bakanlığı 23 Ocak 196l'de yayımladığı genelgeyle seçimlere 13 Şubat 196l'den sonra kurulan partilerin katılamayacağını açıklamıştı. Nitekim Adalet Partisi 11 Şubat'ta, Yeni Türkiye Partisi ise 13 Şubat'ta kuruluşunu ilan edecekti. (Aren, 1990: 31) TİP başlangıçta işçi sınıfının iktidarını talep eden, sosyalist bir parti değildi, kurucularının hepsi de solcu ya da sosyalist isimler değillerdi. Asıl vurgu işçilerin ve emeğin haklarının korunması üzerineydi. Parti genel başkanlığa Marksist bir aydın olan Mehmet Ali Aybar seçildikten sonra yönünü sosyalizme çevirecek ve ancak bundan sonra kitleselleşebilecekti. Yapılacak ilk seçime girebilmek için kuruluş 13 Şubat'ta açıklansa da, 25 Mayıs 196l'de kabul edilen seçim yasası, seçime girme şartı olarak en az 15 ilde ve bu illerin bütün ilçelerinde örgütlenme şartını getirdiği için 1961 seçimlerine katılmak mümkün olmamıştı. 1962'nin başlarında ise TİP sadece 8 ilde örgüt kurma çalışmalarını tamamlayabilmişti ve buralarda da fazla bir tabanı yoktu. Temmuz 196l'de yeni anayasanın kabulü ve 15 Ekim 1961 seçimleriyle ara rejimin sona ermesinin ardından 31 Aralık 1961' de İstanbul Saraçhane' de çok büyük bir işçi mitingi gerçekleşmiş, 20 Aralık 1961' de de Yön dergisi, 164 aydının imzaladığı "Yön bildirisi"yle şaşaalı bir şekilde yayın hayatına başlamışt"ı. Aynı günlerde Türk-İş yönetimi de "Çalışanlar Partisi" adıyla bir parti kurma girişimlerinde bulunmaktaydı. (Aren, 1990: 36-37) Tüm bu gelişmeler yaşanırken TİP kurucuları da partiyi canlandırmak için aydınlar arasından bir genel başkan arayışına girmişlerdi. Parti kurulalı bir yıl olmuş ama istenilen tanınırlığa ve örgütlenme seviyesine ulaşılamamıştı, bir atılıma ihtiyaç duyulmaktaydı. Partinin başına bir solcu aydının getirilmesi, bunun da Mehmet Ali Aybar olması fikri böyle ortaya çıktı. Aybar, TİP kurucularının yabancı oldukları bir isim değildi, partinin kuruluşu esnasında ve sonrasında bir araya gelmişler, konuşmuşlardı. Hatta Aybar'ın da sosyalist bir parti kurmak projesi vardı ama işçilerin bir parti kuracağını öğrenince bundan vazgeçmişti. 1 Şubat 1962'de, kurucuların bazıları karşı çıksa da, oy çokluğuyla Aybar'ın partinin başına geçmesine karar verildi ve bu karar o günün akşamında Aybar'a bildirildi. Aybar da kendi şartlarını partiye iletti ve genel başkanlığı kabul etti. Aybar'ın genel başkanlığının ardından Nazife ve Adnan Cemgil, Yaşar Kemal, Kemal Sülker, Yahya Kanbolat, Nihat Sargın, Cemal Hakkı Selek, Fethi Naci, Türkkaya Ataöv, Doğan Özgüden, Behice Boran, Sadun Aren ve Rasih Nuri İleri gibi solcu aydınlar da TİP'e katıldılar. (Şener, 2010: 254) 8 Şubat'ta Aybar'ın genel başkan olduğunu duyurmak için düzenlenen basın toplantısında dağıtılan basın bildirisinde, "Türkiye'nin geri kalmış bir toplum olmaktan kurtarılması her şeyden önce iş araçlarının, çalışan insanın ve tekniğin, yani toplumun üretici kuvvetlerinin hızla geliştirilmesine bağlıdır," denildikten sonra bu gelişmenin önündeki engellerin "köklü reformlarla ortadan kaldırılması"ndan söz ediliyordu. Bunun için TİP "bütün halk kitlelerini, işçi sınıfının toplumcu aydınlarla işbirliği etmesinden doğan demokratik öncülüğü etrafında toplamayı amaç bilen bir parti" olarak kurulmuştu. "Türkiye işçi sınıfı anayasanın ve kanunların çizdiği yoldan iktidara gelip, anayasa çoğunluğunu elde ettiği takdirde", yani TİP seçimlerle işbaşına geldiğinde, üretici kuvvetleri geliştirecek reformları hayata geçirecekti. Söz konusu reformlardan biri devletleştirmeydi. "Ulusal ekonominin kilit taşı durumunda olan üretim ve dolaşım araçları önem derecesine göre bir sıraya konarak" devletleştirilecekti. Ayrıca "tam bağımsız olmak için gereken ağır endüstri kollan da" devlet eliyle kurulacak ve işletilecekti. Özel sektöre bırakılan kollarda gösterilecek faaliyetler devlet tarafından belirlenen "genel ekonomik planın hedef ve direktiflerine uyarak" gerçekleştirilecekti. Aynı şekilde tarım da "genel ekonomi planına uygun olarak, halkın beslenme ihtiyaçlarını karşılayacak ve ihracatı besleyecek şekilde" geliştirilecekti ve " köyü ekonomik ve sosyal bakımdan kalkındırmak" başlıca amaç olacaktı. İkinci maddede, planlamadan söz ediliyor, "Ekonomik hayatı bütünüyle kavrayan genel planın direktifleri hem devlet sektörü hem özel sektör için mecburidir," deniliyordu. Genel plan, "yatırımları ve el emeğini, Türkiye'nin hızla endüstrileşmesine ve tarımın gelişmesine" yöneltecekti. Endüstrileşmede ağır endüstri kurma hedefi öncelikli olacaktı, çünkü ağır endüstri "ekonominin temeli" ve "tam bağımsızlığın şartı"ydı. Üçüncü maddede, "Gelir her vatandaşın emeğinin niceliğine ve niteliğine göre paylaştırılır," deniliyordu. Çünkü TİP "toplumsal emeğin bütün servetlerin kaynağı olduğu" inanışındaydı. "Her şey, mal da, mülk de, kültür değerleri de toplumsal emek" mahsulüydü. Bildirinin devamında ise TİP'in amacı şöyle özetleniyordu: Türk ulusunun yüksek menfaatleri hakikatte çalışan halk sınıflarının yani işçi, ırgat, köylü, memur, her tür ücretli, zanaat sahibi, esnaf, küçük tüccar, dar gelirli, serbest meslek erbabı ile aydınlardan kurulu ve Türk ulusunun %99,9'unu teşkil eden koskoca bir kitlenin menfaatinden başka bir şey olmayacağı için, TİP'in amacı dış ve iç politikada bu menfaatleri savunan görüş ve istekleri demokratik yoldan hakim kılmak ve böylece çalışan halk kitlelerini, kendi elleri ile insanca yaşamak hakkına kavuştururken Türkiye'yi de ilk kurtuluş savaşını yapmış, emperyalizme, sömürgeciliğe karşıt, dünya barışının hizmetinde, her bakımdan tam bağımsız, ülkesi ve ulusu ile bölünmez, halkçı, emekten yana, devletçi, laik, insan haklarına ve sosyal adalete ve güvenliğe dayanan demokratik bir Cumhuriyet olarak çağdaş medeniyet yolunda hızla ilerletmektir.
22 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.