Ben Mars’ta yürüyen ilk insanım, genç bir adam olarak sanatçıyım, meskal
içen Konsolosum, İspanya Kralıyım, bir delinin anı defterini yazan benim.
Bir sahtekârım, şarlatanım ben... İnatçıyım, dürüstüm, utangacım, mağrurum... Düzenbazım... Ne istersem oyum. Ben herkesim. Hatta
kendimim, evet, şu bildik eski ben’im; yanında boz bir Fransız eşeğiyle,
kendi benliğini ortaya koyan Liverpool’lı sıradan bir adamım. Kim inanırdı
ki! Ben inanmazdım elbette! Ama insanlar değişebilir, üstelik de kimi zaman
iyi yönde değişir.