Ecinniler - Dostoyevski Ecinniler ya da cinler. Dostoyevski’nin böyle bir kitabı olduğunu biliyordum. Beni merakla okumaya sevk eden şey ise Albert Camus’nün Sisifos Söyleni’nde özellikle Kirillov karakteri üzerine yazması oldu. Albert Camus çok iyi bir Dostoyevski okurudur. Ecinniler ve Karamazov Kardeşler başta olmak üzere tüm kitaplarında uyumsuz insanı ve intihar felsefesini bulur çıkarır. Kirillov’da üstün intiharı ve başkaldırmayı temsil eder Camus için. Sisifos Söyleni sayfa 121’de (@canyayınları) “ Dostoyevski’nin tüm kahramanları yaşamın anlamını sorgular. Çağcılıkları buradadır; gülünç olmaktan korkmazlar. Yeni duyarlı klasik duyarlıkdan ayıran şey, berikinin ahlaksal, ötekinin ise metafizik sorunlarla beslenmesidir.” der ve Kirillov ve intihar çözümlemesine devam eder. Kitabı bitirdiğimde bende kötülük hissi uyandırdı. Ve kitabın son cümlesinden sonra hemen hemen tüm karakterlerden iğrendim. Romanın üzerine biraz araştırma yaptıktan sonra olayın iç yüzünü daha net anladım. Araştırmayı yapmadan önce Dostoyevski’nin Nihilizmi karşı oluşunu, dönemin siyasetine eleştirel yaklaşımını, bazı sahnelerdeki abartılarının aslında ironi olduğunu ve Dostoyevski’nin ne kadar büyük bir yazar olduğunu anladım ve çözümledim. Fakat kitabı araştırırken Orhan Pamuk‘un yazısına denk geldim. İletişim yayınlarına yazdığı Önsözü okuduktan sonra (ben İş Bankası kültür yayınlarından okudum) kitabın nasıl incelikli yazıldığını, taşlamaların nasıl tam isabet olduğunu gördüm. Orhan Pamuk gerçektende mükemmel bir Önsöz yazmış. Romanı aydınlatacak şu kesiti sizinle paylaşacağım ve ne demek istediğimi sizde çok iyi anlayacaksınız. Ecinniler’in çözümlemek demek bir kitap daha yazma demek olurdu herhalde o yüzden okumanızı şiddetle tavsiye ediyorum. Kitabı okumadan önce kesinlikle Orhan Pamuk’un önsözünü okumanızı ve Sergey Nechaev’in kim olduğunu araştırmanızı öneririm. Orhan Pamuk’un yazısından alıntıdır; “ Dostoyevski cinler üzerinde çalışmaya 48 yaşındayken, 1869 sonunda başladı. Budala’yı bitirip yeni yayınlamış, Edebi Koca’yı yazmıştı. Alacaklılarından kaçmak ve rahat çalışmak için iki yıl önce karısıyla gittiği Avrupa’da (Floransa Dresden) bulunmaktaydı. Aklında Ateizm, Bir Büyük Günahkar’ın Hayatı dediği, din ve inançsızlık konularında gezinen bir roman vardı. O zamanlar Rusya’da pek moda olan ve bugün yarı anarşist, yarı liberal diyebileceğimiz nihilistleri (hiççilere) öfke duyuyor, onların rus geleneklerine düşmanlıklarını, batıcılıklarına, ve dinsizliklerine karşı alaycı bir Siyasal roman yazıyordu. Kitap üzerinde uzun bir süre çalıştıktan sonra bir noktada takılıp hikayesine olan inancını kaybetmeye başlamıştı ki o sıralarda tipik bir sürgün heyecanıyla rus gazetelerinde okuduğu ve karısının bir yakınının anlattığı bir Siyasal cinayet hayal gücünü ateşledi. Aynı yıl Moskova’da İvanov adlı bir üniversite öğrencisi davaya ihanet ettiği gerekçesiyle dört arkadaşı tarafından öldürülmüştü. Birbirlerini öldüren gençlerin bu devrimci hücresine Neçayev ve arkadaşları (romanda Tolçenko, Virginski, Şigalyov ve Lamşin) tıpkı Cinler’de olduğu gibi, kendilerine ihanet ettiğinden şüphelendikleri arkadaşlarını (Şatov) gene romandaki gibi bir parkta öldürüp cesedini bir göle atmışlardı.” Ekim 2020

EcinnilerFyodor Dostoyevski · Türkiye Kültür İş Bankası Yayınları · 20195,5bin okunma

·

42 görüntüleme

EntelektüelHarlot

@entelektuelharlot ·

05 Kasım 2020 11:51

Ek bilgi; Şu an okuduğum #albertcamus nün #başkaldıraninsan ( @canyayinlari ) kitabında sayfa 186’da Üç Cinli bölümünde Neçayev ve Cinler hakkında çözümlesi var.

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.