Rizzoli-Isles serisinin sekizinci kitabı olan Buz Gibi Soğuk'da da yazar okuyucunun heyecanını ve kitabın temposunu düşürmüyor. Bir tıp konferansı için Wyoming'e giden adli tıp uzmanı Maura Isles'ın, hafta sonunu da arkadaşlarıyla birlikte kamp için bir kayak merkezine gitmeye karar verirler. Ancak kayak merkezine giderken yolda araçlarının devrilmesi nedeniyle on hanelik terk edilmiş gibi gözüken köyde mahsur kalmalarını ve devamında gelişen olayları okuyoruz.
Kitabı gerçekten inanılmaz bir merak, heyecan ve gergin bir şekilde okudum. Son sayfalara kadar heyecanıve tempoyu yüksek tutan yazarımız; o soğuk kış havasını ve karakterlerimizin yaşadıkları gerilimi bana derinden hissettirdi. Tess Gerritsen Mefisto Kulübü kitabı ile birlikte dini tarikatlar, batıl/saplantılı inanışları da kitaplarına daha sık konu edinmeye ve yer vermeye başladığını düşünüyorum. Bu kitabında da "çarpık inançla" okuyucunu hem sarsıcı bir gerçekle sarsıyor hem de mesaj verme kaygısında olduğunu düşünüyorum. Tess Gerritsen tıbbi gerilim-polisiye tarzında kitaplar yazan bir yazar olabilir ancak ben onun kitaplarında toplumsal bir kaygı da taşıdığını düşünüyorum. Bu anlamda da gerçekten beğendiğim ve takdir ettiğim yazarlardan biri.
Kitapta tek havada kalan ve beni rahatsız eden kısım Doug, kızı ve arkadaşları ile ilgili son durumun açıkça belirtilmemiş olması oldu. Onun dışında çok severek ve bir çırpıda okuduğum aynı zamanda serinin sonuna yaklasmanin hem heyecanı hem de burukluğunu yyaşamaktayım.
Hâlâ başlamakta kararsız kaldığınız bir seriyse, endişelerinizi bir kenara bırakın ve başlayın. Pişman olmayacaksınız.