Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

200 syf.
8/10 puan verdi
·
30 saatte okudu
Anahtar Kelimelerin Anahtar Olamaması
YouTube kitap kanalımda Kafka'nın hayatı, bütün kitapları ve kronolojik okuma sırası hakkında bilgi edinebilirsiniz: ytbe.one/VC6JxCLzwNI Çıkışsızlık, belirsizlik, sonuçsuzluk, imkansızlık, anlamsızlık, bulanıklık... Bir Kafka kitabına başlamadan önce aklınızda mutlaka bulunması gereken anahtar kelimelerdir bunlar. Kendi hayallerimi Kafka kitaplarındaki kurgulara çok benzetiyorum. Hedeflerim var ama yol dediğim şey çeşitli tereddütlerden ibaret, uzakta görünen belirgin sonuçlar var ama yola belirsizlik asfaltı dökülmüş, ulaşabilmek imkansız, gece gibi belirsiz, yaşamın döngüsü gibi sonuçsuz... Ortada her zaman kaim olan bir umut var fakat umudun çıktığı bir sonuç yok. O halde bir Kafka kitabından beklemememiz gereken şeyler: alışık olduğumuz çıkışlar, belirgin ve düzenli bir kurmaca, görünen sonuçlar, saf gerçekçilik, netlik. Bazen biz de bu kitaptaki Yasa Önünde hikayesinde olduğu gibi kendi benliğimizle münakaşa ederiz, hatta bizim de içimizde açılan kapıların başında bekleyen bekçiler vardır, onlarla durmadan tartışırız. Yunan mitolojisinde ölüler dünyasının bekçiliğini yapan Kerberos gibidir bu bekçiler. Günde bin kez ölür, bin kez doğarız, o kadar uzağızdır kurtuluşumuzdan Petrarca'nın dediği gibi. O kapılardan girebilme ihtimallerinin umutları üzerine yaşarız hayatımızı. Kurtulmak isteriz. Fakat Kafka da insan sarrafıdır ya... Kafka'nın kapıları çoktur ama açılan hiçbir yer yoktur. Zaten o kapılardan geçene kadar başka bir kapılar evreninden geçmen gerekir ve bu döngü sonsuz bir kapılar döngüsüne girer. Sonsuzluklar içinde sonlu hayata sahip olan insanoğlu, genelde Kafka'nın kitaplarında kendi sonunu kendi getirir. Hiç sönmeden sürekli parıldayan ışıklarımız vardır bizim de, onların pasparlak olmasını isteriz geleceğimiz gibi. Ama gelecek de ülkelerimizin geçmişi gibi karanlıktır, daha da karanlık olacaktır. O pasparlak ışık dediğimiz şey yanıltıcı bir silüetten başka bir şey değildir. İnsanın hayatı parıldayan ışıklarlarla donatılmıştır, buna rağmen Kafka'nın kitaplarını yazdığı gecenin rengi gibi simsiyah düşüncelerimiz vardır. Her zaman bir şeyler başaracağımızı sanarak yaşarız, hayatımızı da bunun üzerine kurarız. O sınavdan o sınava mezara kadar zincirleme hayat tamlamasıyla bağlanmış olan bu hayatımız, önüne çıkan ilk Kafka tabelasında Kafka'nın da peşine takılır. Fakat nafile... Kafka'nın peşine takılıp onun gösterdiği yoldan gitmek kadar can sıkıcı bir şey yoktur. Çünkü çağ can sıkıcıdır. Behçet Necatigil'in dediği gibi, çok çiğdir çağ. Bu çiğlikte, pişmiş ve olgun insanlarla muhatap olamadığımız bu gruplaşmaların arasında kendi benliğini arayan insanoğlu çıkış yolunu nerede bulabilir? Çıkış yoludur Kafka'nın aradığı, bir çıkış yolu aramanın ihtimalleriyle bezenmiştir onun kitapları. Açlığın bile bir sanatkarlığı vardır, Arapça'daki h-k-m kökü bazen mahkum olur onun için bazense bürokrasinin hakimiyeti. Arapça'daki z-l-m kökü bazen mazlum olur onun için bazense hiyerarşilerin zalimliği. İnsan derdini sadece sözcüklerle anlatabildiğini düşünürken sözcüklerden yapılmış devlet binaları altında kalır, düşünceleri de bir güreşçi olmadığı için ezilmişliğiyle kalır insanoğlu. Bizler düşünce açlarıyızdır ve bu açlığın sanatçılığını başka insanlarla da paylaşmak, bilincimizi, benliğimizi doyurmak isteriz. Bu yüzden o parıldayan ışıkları, sonsuz tünelin içindeki sonlu hayatlarımızı umut adımlarıyla inşa etmek isteriz. Fakat Kafka, duymaktan hoşlanmayacağımız şeyleri bize bağırarak çağı ve içinde bulunduğumuz zamanın ruhunu yanlış anladığımızı, çıkışsızlıkları, belirsizlikleri, sonuçsuzlukları ve imkansızlıkları yüzümüze vurur. Anahtar kelimeleri anahtar olamayacak dünyadaki tek yazardır Kafka. Anlaşılması en zor yazarlardan biri olan Kafka için önümüzdeki haftalarda bir okuma rehberi hazırlayacağım, ondan önce aklımda kendisi için düşündüğüm şeyleri karalamak istedim. Bence Kafka, sıkı okurları tarafından çeşitli anahtar noktalar sunulması gereken bir yazar. Biz ise anca Kafka izin verdiği sürece o bilinç anahtarlarını kullanıp onun sonsuz kapılarından girme cüreti gösterebiliriz. Göstergebilimci Deleuze'un Proust için dediği bir cümleye benzer olarak ben de Kafka için bir benzerini söyleyip şimdilik burada noktalıyorum: "Kafkacı evren, parçalar halindeki bir evrendir, parçaları da parçalar halindeki başka evrenleri içerir."
Ceza Kolonisinde ve Diğer Öyküler
Ceza Kolonisinde ve Diğer ÖykülerFranz Kafka · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20178,5bin okunma
··
1 artı 1'leme
·
4.550 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
L Büşra A. okurunun profil resmi
Her zaman da eğlence olmaz ki,arkadaş. Ben Kafka'yı tercih ederim. Yapma bu kötülüğü bize. :)) Kafka'yı külliyat şeklinde okuyacağım için. Paylaşmayayım dedim.
Oğuz Aktürk okurunun profil resmi
Teşekkürler arkadaşım, Kafka’yı anlamak için çaba harcamak gerekiyor. Elimden geldiğince bu konu için çalışacağım
1 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.