Gerçeğin sadece kilisenin tekelinde olmadığını, insan aklının ve pozitif bilimin yardımıyla gerçeğe ulaşılabileceğini düşünen ve Aydınlanma Çağı’nın temellerini atan Bacon, Descartes, Spinoza, Hobbes, Locke gibi düşünürlerin felsefi görüşlerinin gayet sade ve anlaşılabilir bir şekilde anlatıldığı bir kitap. Kitapta Descartes’in “düşünüyorum öyleyse varım” diyerek doğru bilgiye ulaşmanın temel yolunu ifade edişinin detaylarını, Thomas Hobbes’un “Leviathan” a benzettiği devleti ve temelini attığı siyaset felsefesini, Spinoza’nın panteist yaklaşımını, duyguları temellendirdiği kader-sevinç spektrumunu, John Lock’un empirizmini ve o dönemin felsefesine ait daha bir çok bilgi bulacaksınız. Ahmet Cevizci’nin açık ve karşılaştırmalı anlatımıyla da okuduklarınızı pekiştireceksiniz. Felsefeyle ilgilenenlerin başucu kitaplarından birisi olması gerektiğini düşünüyorum.