Bir gün Allah peygamberleri çağırıp sormuş, mutluluk nedir demiş. Her biri kendilerine göre cevap vermişler. Hz. Musa: Arzı Mev'uda gitmektir. Hz. İsa: Bir yanağına vurana ötekini uzatmaktır. Buda?: Hayatta hiçbir arzusu olmamaktır yollu şeyler söylemiş. Sıra Hz. Muhammed (s.a.v)'e gelince; Mutluluk hayatı olduğu gibi kabul etmektir... demiş. Ne doğru söz. Hayatı olduğu gibi kabut etmeli ve ona bir şey ilave etmeli, ne de ondan bir şey eksiltmeli... Bazı şeyler vardır canımıza sıkar 'bu neden böyle ? Böyle şeyleri dünyadan kaldırmalı' deriz. Bazı şeyler de mevcut değildir. İcimizden bunların olmasını ister hatta bu uğurda çalışırız. İkiside saçma ve faydasızdır. İnsan dediğin varlık hiçbir şeyi değiştiremez. Bunun için gönlünün rahat olmasını istersen gördüğün kötülüklerin bile bir hikmeti olduğunu düşün ve yeryüzünde olmayan iyilikleri buraya getirmek sevdasına kapılma... Sonra en önemlisi kenidini halinden şikayet etmeye alıştırma. Ömrünün sonuna kadar dövünsen bu hayatın cefası tükenmez, kendine kötülük etmiş olursun.