Gönderi

176 syf.
·
Puan vermedi
anthony burgess’in 1961 de yazdığı ve distopik bir toplumda iyilik ile kötülüğün dansını anlattığı romandır. baş kahramanın aşırı derecede şiddetle dolu hayatının bir bölümüne tanık oluyoruz. --- spoiler --- romanda ön planda rahatsız edecek derecede şiddet varken arka planda kahramanın neden o şiddete yöneldiğini sorgulama yoluna götürüyor ve neredeyse her gencin kahramanımız gibi suça meyilli olduğu ve sokakların kendi halinde insanlara zarar vermek için serselilerle dolup taştığı bir zamanda toplum refahı nasıl korunacak ve bu kötülüklere ne tür bir çare bulmalı, bulduğu her çare sonuna kadar doğru mu diye de sorgulatıyor. kahramanımız aslında akıllı ve cesur biri ancak kendine hakim olmayan ölçüsüz bir yapıda. ölçülü olmayı bir tartı olarak düşünürsek kahramanız iyi yanını kötü yanından üstün tutmak için hiç bir girişimde bulunmuyor. anladığımız kadarıyla böyle bir motivasyonu da hiç bir zaman olmamış. ailesiyle büyük sorunları yok ancak sıkı bir bağı da yok. belki bu serbestlik annenin de babanın da saatlerce çalışıp akşam eve gelince hiç bir iletişimde bulunmamasıyla ortaya çıkmıştı. iletişimi belki de dışarda arayan karakterimiz arkadaşları yüzünden erken yaşlarda girdiği ıslah evinden de bu ölçüsüzlüğünü kuvvetlendirip çıktı. giderek içindeki kötülük büyümeye ve iyiliğin zerresi dahi görülmeyen kahramanın amacı bu kötülüğü daha da arttırıp kendi çetesinin lideri arkadaşlarının önderi olmak. daha sonra ise arkadaşlarının ihanetiyle polise ihbar edilip hapse giriyor. hapis hayatında papazla olan muhabbetinde dahi iyilik sorgulamasında samimiyet olmadığı böyle bir motivasyonu asla edinmediğini görüyoruz. sahte bir takım iyi niyet göstergeleriyle bir an ceza indirimi alıp çıkmak amacında. ancak aradığı özgürlük bambaşka bir noktadan geliyor ve bakanlık onu yeni bir tedaviyi üzerinde denemek amacıyla başka bir yere naklediyor. kahramanımız burada zoraki tedavi yöntemiyle içindeki kötülük bastırılıyor ve her türlü koşul altında hiç kimseye kötülük etmemek üzerine kodlanmış bir makine gibi çıkıyor bu tedavi merkezinden. çıktıktan sonra ise yaşadığı olaylar kahramanımızı toplumun yeni bir kurbanına dönüştürüyor ve intihara kadar sürüklüyor. intihar edip ancak ölmeyen kahramanımız hastanede yavaş yavaş tedavi olurken kötülüğün tekrar içinde alevlenmesine engel olmuyor ve gene eskisi gibi bir karakterle çıkıyor hastaneden. kendine yeni arkadaşlar bulup çete işlerine sarıyor tekrar ancak bu işler artık eskisi gibi mutluluk vermiyor içine. belki de yaşadığı onca olaydan sonra kötülüğü kaybetmemesine rağmen gençlik ateşinin sönmesiyle iyilik bir anlamda yükselmeye başlıyordu içinde. ve eski çete arkadaşlarından birini de aile edinmiş bir şekilde huzurlu mutlu görmesiyle kendini iyice mutsuz hissediyor ve bu mutlu olmanın yolunu bir aile kurmakta arıyor. --- spoiler --- kişisel bir yorum yapacak olursam yazar ve ardından film o dönem artan soğuk savaş etkisiyle komünizme karşı olarak demokratik toplumun içindeki aile yapısını güçlendirmek hevesi taşımaktadır. yani altan alta şiddetin vuruculuğunu da kullanarak ailelere bireylere çocuklarınızı iyi yetiştirin onların topluma yararlı bireyler olmasını sağlayın iletişimi kesmeyin demek niyetinde.
Otomatik Portakal
Otomatik PortakalAnthony Burgess · İş Bankası Kültür Yayınları · 202392,9bin okunma
·
11 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.