Bir ilahiyatçı olarak İmam Şafiî'yi yıllarca fakih olarak tanıdım. Bilmiyordum ruhuyla yazdığı kelamın fikriyle yazdıklarından daha çok ruhuma işleyebileceğini.
Ali Ural'ın da dediği gibi "Eğer kader yıllar önce bir dama taşı gibi beni çöle sürmeseydi, İmam Şafiî' yle tanışamayacaktım.
Onuru takvada arayan dik başlı mısralar beni canevimden vurdu. Bu şiirleri seveceğinizi biliyorum. Çünkü yüzyıllar öncesinde de insan aynı insandı. İşte İmam Şafii de bu dünyadan başka bir dünyaya yolculuk eden insanı anlatmaya çalışmıştı. Erdemli bir insan olması için insana reçeteyi şiir ile sunmuştu.
O halde buyrun aralayın kapıyı; İmam Şafii sizi bekliyor.