Adını bilmediğimiz kahramanımızın iç dünyasında kendisi ile hesaplaşmasını anlatan roman diyemeyeceğimiz bir kitap. Okurken kendimi hiç kitabın içinde hissedemedim, karakterin yerine kendimi koyamadım, ruh haliyle hiç empati kuramadım. Yaşadığı depresyonu yeraltı olarak adlandıran karakterin çalkantılı iç dünyası ruhumu yordu. Rahatsız edici olması yazarın muhteşem gözlem, durum tahlili ve karakter analizi yapabilmesinden ileri geliyor. Aslında bu kitabın başarısıdır. Varoluşçuluk üzerine bir felsefe kitabı gibi aynı zamanda.. Eseri doğru anlayabilmek için Dostoyevski’nin hayatı hakkında da bilgi sahibi olmak gerekiyor. O zaman neden böyle bir eser yazdığını anlamlandırabiliyorsunuz. Kitaptaki karakter ile bütünleşebilenlerin, kendinden bir şey bulanların bayıldığı bu eser –elbette bir klasiği eleştirmek haddime değil- bana hitap etmedi. Okurken sürekli ‘beyler’ diye hitap etmesi sanki kadın okuyucuları yok sayıyormuş gibi hissetmeme neden olsa da o karakterin doğası ve fikri dünyası açısından aslında normal karşılıyorum. Kitapta bazı tespitler efsanevi; okurken nede güzel ifade etmiş dedim kendi kendime.

Yeraltından NotlarFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020127,8bin okunma

·

3 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.