Mustafa Kutlu’ dan okuduğum ilk kitap. Üslup olarak gayet anlaşılır şekilde yazılmış, deneme türünde ele alınmış bir eser olmasına rağmen yazarın hikayeciliği de göz önüne çıkıyor. Denemeler arasında gayet güzel bir bağlantı kurulmuş. Konunun girişi, varılması gereken sonuç gibi içerikler karşılanmış. Kitabı okumadan önce, kitapta ağırlıklı olarak işlenmiş olan kapitalizm hakkında belli yargılarım olsa dahi hayatımızın içinde bu kadar bulunması ya da insanları başka kalıplar dahilinde tabiri caizse ayakta uyutması hakkında bilinçli değildim. Ve aynı şekilde bir Müslüman'ın bu konuya nasıl bakması ve baktığı yön açısından ne yapmalıyım sorusunu nasıl karşılaması konusunda düşüncelerim çok keskin değildi. Ancak kitabı okuduktan sonra, bu konu ve aslında her şeyde temel almamız gereken ‘Hududullah’ kavramı üzerinde de ciddi manada durulması, yazarın değimi ile ‘’Amentüye inananlar’’ da bulunması gereken bakış açısının anlatılmasıyla beni rahatsız eden bir şeylerin olduğunu hissettim ve bunun aslında bu davada dert sahibi olmak olduğunu anladım ve bu kitapla şunu sordum. Ben bu konunun neresindeyim ve mümince bu konuda ne yapmalıyım? Nasıl ki bir cansız bir varlık dışarıdan gelen bir kuvvet olmadan harekete geçemiyorsa içimizde olan, ruhu bulunan ancak şuuru olmayan meselelerde de bizi rahatsız eden kuvvetler olmadıkça bu meselelerde harekete geçmenin dolayısıyla dert sahibi olmanın zorluğunu kavradım. Ve bu kitap aslında zihnimde bulunan ancak şuuru olmayan meselelerde harekete geçebilmem için dışarıdan gelen bir kuvvet oldu. Kitapta öncelikle Allah’ın kanunu olan, her şeyde bir ölçü bir nizam olduğundan, hiçbir şeyin kendi ölçüsü ve yaratılış kanununun dışına çıkamaması anlamında olan ‘Hududullah’ kavramından ve bu kanunun dışına çıkan tek yaratılmışın insan olduğundan bahseder. Çünkü insan kendine verilen irade bakımından eşrefi mahlukat da olabilir esfel-i safilin de olabilir. İtaat da eder, isyan da eder. Zaten bu nedenle imtihana tabi tutulur. Sonrasında, bu özelliklere sahip olan insanın her şeyi ‘’Hududullah’’ a göre yapmasının ve mümince olması gereken haddi vasat kavramı ile ortaya ‘Ahlak Nizamı’ nın koyulması gerekliliğinden bahseder. Bu nizam kapsamında adalet, ekonomi, teknoloji, talim ve terbiye kavramlarının nasıl olması ve nasıl yürütülmesi gerektiği üzerinde de durulur.

Kalbin Sesi ile Toprağa DönüşMustafa Kutlu · Dergah Yayınları · 2020562 okunma

·

33 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Luzdelaluna