Üst ve orta sınıflar kendilerine göre, yaşam tarzları, ilişkileri, temizlik alışkanlıkları ve sosyal tavırları hiç iyi durumda olmayan "tehlikeli sınıfların" (yani işçilerle fakirlerin) davranışlarından şikâyetçiydiler. Bir Fransız yorumcunun dediği gibi, "Bir şişe damıtılmış alkollü içecek için çocuklarını ve kendilerini satan Afrika'daki zenciler gibi, sadece barbarlar fakir sınıfın en aşağılık kesiminin coşkusuyla içmekten hoşlanır... Barbarlar için sarhoşluk yüce bir saadet kaynağıdır; büyük şehirlerdeki muhtaçlar için bu dayanılmaz bir tutkudur, onsuz yapamayacakları bir bağımlılık."