Yaşadığımız şu yüksek, bölük pörçük toprak parçasını, burada bizlerden önce yaşamış insanları ve hayatlarını düşünüyordum; bu köye kapanmak ve birbirlerine kin duymak, üzerinde dolaştıkları yerle hiçbir bağı olmayan ortak geçmişlerini konuşmak, anlaşmak için gelmiş şu üçünü ve çocuğu düşünüyordum.