✍DİPÇE: Doğduğunda, kara yazgısı kucağına verilen insanlar vardır. Bu kitap böyle bir kızın yazgısına çeker sizi.Ağır, aksak 'raşitik' bir öykü tıpkı Macabea'nın görünümünde olduğu gibi. Yine de bu kitabın asıl özelliği konusu değil.Yazarın çarpıcı üslubu. Oyunsuz ve oyuncaksız bir çocukluktan gelme bir ses gibi, acı, ürkek içe doğru debisi artan bir çığlık. Anlatıcı, karakterini hem yaratıyor hem bu doğurma büyütme sürecini okuruyla paylaşıyor.Yer yer karakterle bir oluyor, bu birleşme onu rahatsız edince uzaklaşıyor hatta anlatıcı olarak da erkek bir karakter seçimi var belki bir mesafe aralamak istiyor karakteriyle bir ayrışma peşinde. Bu çok yoksul ve kendini anlamlandırmaktan yoksun kızın etrafına yerleştirdiği karakterler için de muazzam gözlemler aktarılmış.Çok fazla anlam yüklenecek bir kitap içimizdeki sıradanlığa, yazgıya, bilinmezliğe ve hiçliğe atfedilmiş bir öykü.Yazarın, anlatıcının, kızın veya kendinizin...Süreğen sarmal boşlukta yitip giden bir öykü.Durağan, bulutlu,sessiz. Yazarın üslubuna hayran kaldım.Dilimize maalesef 4 kitabı çevrilmiş.Hepsini okumayı planlıyorum. Yıldızımız ne zaman parlar, doğunca mı ölünce mi? Tavsiye ederim, esen kalın #clarıselıspector#yıldızınsaati#gncyorum#kitaptavsiyesi#neokudum#instabook#okumaönerisi instagram.com/p/B62xkOvJQee/?...

Yıldızın SaatiClarice Lispector · İmge Kitabevi · 1996406 okunma

·

195 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Gncokuyor