Mesaj istek kutusundaki mesajlara toplu bir cevap yazma gereksinimi duydum sonradan engellemek istemediğim için buradan yazıyorum.
Şu an okuduğum kitap “Seyir” kitabı o yüzden seyir kitabını okudum mu diye sormayın lütfen. Okuduğum kitabı tavsiye ederim. Şu ana kadar okuduğum yere kadar beğendim tüm yerleri paylaştım bu da insanın kendini kitap da bulduğunu gösterir. Akıcı bir kitap ağır bir dili yok.
Simyacı kitabından memnun olup olmadığım sorulmuş çok severek okuduğum bir kitap eğer kendinizde bir şey eksik hissediyorsanız ya da bir bataklığın içinde görüyorsanız kendinizi bu kitabı okumanızı tavsiye ederim. Çünkü insan hayallerin ne için var olduğunu dünyanın yaşadığın ve doğduğun yerden ibaret olmadığını öğrenmeye açık insanın bir yere bağlı kalamayacağını gösteriyor.
Son olarak da topluca “Merhaba” diyen herkese merhaba diyorum.
Her insanının bir hikayesi vardır; acısıyla, tatlısıyla bazen o hikaye acıysa ikayesini içine atar ve birikir, birikir ve içinde zehir olur. O hikayeyi bazen kendisiyle baş başa kalarak atlatır ya da birisiyle dertleşmek ister.
Bu sebepten insanları gözlemlemeyi çok seviyorum. Çünkü; her insanın yüzünde farklı bir hikaye vardır onu görürsün bazen bunu bir deniz kenarına oturup gelenleri geçenleri izlerken bazen de oturduğun bir mekan da görürsün. Bugün de kendimle baş başa kaldım. Hem kendi hikayemi deniz ile paylaştım. Hem de çevrem de gözlemlediğim insanların hikayelerine baktım. Kimisi o acılarını koşarak kimisi oturup bir yerlere bakarak kimisi de gökyüzüne bakarak paylaşıyor. Ben de kendi hikayemi içimdeki zehirli deniz ile paylaştım. O kadar acı vermiş ki göz yaşlarım daha da fazla kıyıya vurdu.
Her insanının bir hikayesi vardır; acısıyla, tatlısıyla bazen o hikaye acıysa ikayesini içine atar ve birikir, birikir ve içinde zehir olur. O hikayeyi bazen kendisiyle baş başa kalarak atlatır ya da birisiyle dertleşmek ister.
Bu sebepten insanları gözlemlemeyi çok seviyorum. Çünkü; her insanın yüzünde farklı bir hikaye vardır onu görürsün bazen bunu bir deniz kenarına oturup gelenleri geçenleri izlerken bazen de oturduğun bir mekan da görürsün. Bugün de kendimle baş başa kaldım. Hem kendi hikayemi deniz ile paylaştım. Hem de çevrem de gözlemlediğim insanların hikayelerine baktım. Kimisi o acılarını koşarak kimisi oturup bir yerlere bakarak kimisi de gökyüzüne bakarak paylaşıyor. Ben de kendi hikayemi içimdeki zehirli deniz ile paylaştım. O kadar acı vermiş ki göz yaşlarım daha da fazla kıyıya vurdu.
Adı Kader… Adını bilip de koymadım ama dua edip de koydum. Kaderim, en büyük yaşama sebebim oldu. Kader, benim kaderimi yaşamayacak Efe… O mutlu olacak, çok mutlu!
Maskeler var her insanın yüzünde… Kimi gülen, kimi ağlayan, kimi Pollyanna misali oynayan Benim maskemin ardında sen vardın… Hırçınlığımın, öfkemin, kırgınlığımın ve hatta neşemin… Benim maskem SENDİN!
Saklama yeteneği yüksek olan güçlü biriyim ben. Hatta, gözlerimden yaşlar düştüğünde bile, içimden kendime sürekli yalan söyleyen biriyim. “Ben, iyiyim!”