Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hatice Beyza Hoşgör

Hatice Beyza Hoşgör
@gzoe2
"Tanrı'yı öldürmek için insanın Tanrı olması gerektiğine dair bu cüretkâr fikir.Nietzsche'nin düşünce sisteminin merkezinde yer alıyordu ve Langdon'a göre belki de, Edmond gibi teknoloji dâhilerinde neden Tanrı kompleksi olduğunu açıklıyordu. Tanrı'yı silenler...Tanrı olmak zorundadır."
Sayfa 282Kitabı okudu
Reklam
Langdon gülümsedi."Bazen gerçek hayalden daha tuhaftır"
Sayfa 414Kitabı okudu
"Sen asker adamsın amiral.Savaşta tetiği çeken genç askerin gerçek katil olmadığını en iyi sen bilirsin."
Sayfa 391Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Dünyanın henüz sonu gelmedi. Eski şeylerin hepsine tutunmaya ihtiyacımız yok, ama yeni bir şeylere ihtiyacımız var. Bir gitar ödünç alın ve nasıl çalacağınızı öğrenin. Eğer bu hoşunuza gitmiyorsa, neyin gittiğini keşfedin. Kendi tarzınızı icat edin. Baş harflerinizi bir şeye kazıyın. Bunları markalayın, boyayın, filme alın, dönüştürün, tamamen değiştirin ve kendinize yeni bir araçla şekil verin. Enstrüman ve araç eşanlamlıdır: Ait olmanın yeni yollarını hâlâ bulabiliriz, bunu biz yapabiliriz. Şarkımız henüz bitmedi, yapım aşamasında."
Sayfa 303Kitabı okudu
Da Vinci'nin cidden büyük sorunları varmış.
Da Vinci insan anatomisi üzerinde çalışmak için cesetleri mezardan çıkarır, ters el yazısıyla gizemli günceler tutar, kursunu altına dönüştürecek simya gücüne sahip olduğuna ve ölümü erteleyecek bir iksir yaratarak Tanrı'yı kandırabileceğine inanırdı. Daha önce hiç düşünülmemiş korkunç savaş ve işkence silahları icat ederdi.
Reklam
Da Vinci'nin ortaya koyduğu nefes kesen Hıristiyan sanatı bile, sanatçının çarpık bir ruh dünyasına sahip olduğu yönündeki ününü artırmaktan başka bir işe yaramamıştı. Vatikan'ın verdiği yüzlerce kârlı siparişleri kabul eden Da Vinci, Hıristiyan temalarını kendi inançlarını ifade etmek için değil, ticari birer girişim olarak resmetmişti, savurgan hayat tarzını sürdürebilmek için bir araç olarak kullanmıştı. Ne yazık ki Da Vinci, genellikle onu besleyen eli sinsice ısırarak kendi kendini eğlendiren biriydi. Pek çok Hıristiyan tablosuna, Hıristiyanlıkla ilgisi olmayan gizli semboller yerleştirmişti, böylelikle kendi inançlarını yüceltiyor, kiliseyi ise belli etmeden küçümsüyordu.
Eğitimli bir simgebilimci, eski Disney filmlerini seyrederken bir kinaye ve mecaz yağmuruna tutulduğunu hissederdi.Disney'in çoğu gizli mesajı din, pagan mitleri ve eziyet gören tanrıça hikâyeleriyle ilgili olurdu. Disney'in Sinderella, Uyuyan Güzel ve Pamuk Prenses gibi masalları yeniden ele alması bir tesadüf değildi -hepsi de kutsal dişinin hapsedilmesini anlatıyordu. Ayrıca Pamuk Prenses'teki sembolik elmanın zehirli elmadan ısırık alan prensesin kendinden geçmesi Havva'nın Cennet Bahçesi'nden kovulmasına açık bir gönderme olduğunu anlamak pek de zor değildi. Uyuyan Güzel'deki Prenses Aurora ise -şifreli ismi "Gül" idi ve onu kötü cadıdan korumak için ormanın derinliklerinde saklanıyordu- çocuklar için yazılmış bir Kase hikâyesiydi.
Sayfa 290Kitabı okudu
Düşecek kadar aptalsanız,merdiveni kim yapmış olursa olsun bu sizin hatanız olurdu.
Sayfa 323Kitabı okudu
Dedem hep der ki,"Eğer lanetli eşya yapacaksan sevimli görünmesine özen göstermelisin."
Belki bu sefer gitmezdim.Belki bu sefer doğruları söylerdim.Belki bu sefer farklı olurdu.
Sayfa 277Kitabı okudu
Reklam
"Ananla böyle konuşman yakışık olmaz evladım." Dedi babam. "Ne de olsa bu dünyaya seni o getirdi." "Evet!" Dedim."Evet,bu boktan dünyaya beni getirdiği için onu dövmek geçti içimden."
Sayfa 157Kitabı okudu
"Aşktan korkmak yaşamdan korkmaktır ve yaşamdan korkan herkes dörtte üç ölmüş demektir,"diye yazmıştı Bertrand Russel.Ama kendisinin evlilik ve gönül ilişkilerinin sayısı,yediği sıcak akşam yemeği sayısından fazla olduğu için,belki de bu konuda onun sözüne güvenilemezdi.
..."Ölüme gidilmez.Ölüm sana gelir." Anlaşılan,Nora doğru dürüst ölmeyi bile beceremiyordu.Tanıdık bir histi bu.Hemen her bakımdan yetersiz olma hissi...
..."Bizi yaratan baskıdır ama.İlk başta kömürsündür,basınç sayesinde elmas olursun." Nora,Neil'ın elmas hakkındaki yanlışını düzeltmedi.Kömürün de, elmasın da karbon olduğunu ama kömürün hiçbir basınç altında elmasa dönüşemeyecek kadar katışıklı bir karbon olduğunu söylemedi.Bilimsel olarak kömürseniz kömür kalırdınız...
Başını kaldırıp yıldızlara baktı ve yüzünde hınzır bir gülümseme belirdi."Oynama zamanı geldi" diye fısıldadı yıldızlara ve onlara göz kırptı.Yıldızlar da ona göz kırparak karşılık verdiler çünkü Peter'ın gülümsemesi son derece bulaşıcı bir şeydi.
Sayfa 464Kitabı okudu