Arayış
Çok uzaktan bir ışık, gözlerinde parladı,
Her kıvılcım bir ıslık; gel, der gibi ağladı.
Sanki rüzgar misali, esti gitti genç adam.
Zîya ile visâli, tamam oldu tastamam.
Gerçeklik oldu tasa, gerçeğin de gerçeği.
Duydukları hep posa, şimdi gözde merceği;
Yakın tuttu, yaklaştı, hakîkat ateşine.
Akıl uçtu, göz şaştı, düştükçe hep peşine.
Tılsım, tılsım doğruluk; tutar kaldırır dağı.
Ona doğru yolculuk, sırra değmek parmağı.
Yetmez dedi, genç adam, doğru dedi, doğrusu.
Yandıkça sırılsıklam, kesildi her sorusu.
(Nasıl)da ve (niçin)de, takılmadı, kul oldu.
Alevlerin içinde, yandı bitti kül oldu...
Ankara, Nisan 2011