Dört bir yanını saran kapkaranlık bir hava, sanki bulanık bir biçimde dalgalanarak çevresindeki her şeyin üzerini kaplıyor ve yüreğinin içinde duyduğu büyük kederi, tıpkı terk edilmiş ıssız şatoların üzerinde hafif uğultularla esen bir kış rüzgârı gibi ruhunun derinliklerine işliyordu.