Haziranda Ölmek Zor
çalışmışım onbeş saat
tükenmişim onbeş saat
acıkmışım yorulmuşum uykusamışım
anama sövmüş patron
ter döktüğüm gazetede
sıkmışım dişlerimi
ıslıkla söylemişim umutlarımı
susarak söylemişim
sıcak bir ev özlemişim
sıcak bir yemek
ve sıcacık bir yatakta
unutturan öpücükler
çıkmışım bir kavgadan
vurmuşum sokaklara
Hasan Hüseyin Korkmazgil
Hasan Hüseyin Korkmazgil, Haziranda Ölmek Zor
sokaktayım
gece leylâk
ve tomurcuk kokuyor
yaralı bir şahin olmuş yüreğim
uy anam anam
haziranda ölmek zor!
gece leylâk
ve tomurcuk kokuyor
bir basın işçisiyim
elim yüzüm üstümbaşım gazete
geçsem de gölgesinden tankların tomsonların
şuramda bir çalıkuşu ötüyor
uy anam anam
haziranda ölmek zor!
Hasan Hüseyin Korkmazgil
Haziranda ölmek zor...
Bir gün oturup çay içelim seninle.
Çaylar benden
manzara senden olsun...
Orhan KEMAL
BU GÜNÜN MESELESİ DEĞİL
Henüz genç sayılırım
Bu dizlerimin ağrısı bu günün meselesi degil
Bıçkın gibi dinamik degil vücudum
Bu halsizliklerim bu günün meselesi degil
Uzun bir yolu yürümedim daha
Bu dinlenmeler bu günün meselesi degil
Gençliğime dikilen incir agaçları
Bu günün meselesi degil
Aç koynunu yükseklerin göğü
İnat inat bir derman getirdim
Haziranda ölmek çok zor
Bütün bu olanlar bu günün meselesi degil..
C.S.A
Arifçe sevmenin lügatı
'' Haziranda ölmek zordur'' der, şubatta gözlerini kapayan Hasan Hüseyin Korkmazgil
ve devamında ;
ah yavrum ah güzelim canım benim / sevdiceğim bitanem kısa sürdü bu yolculuk n'eylersin ki sonu yok! gece leylâk ve tomurcuk kokuyor uy anam anam haziranda ölmek zor!
youtu.be/BDxTO0Q_6MA