Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Cultura Cura(Kültür İyileştirir)
Psikoloji alanındaki çalışmaların pek çoğu, insanlardaki yoğun kaygının ailevi nedenleri üzerinde durmakla birlikte, kültürel bileşen de aynı oranda baskın bir rol oynar, çünkü kültür, ailenin ailesidir. Eğer ailenin ailesinin çeşitli hastalıkları varsa, o zaman o kültürdeki bütün ailelerin aynı rahatsızlıkla mücadele etmeleri gerekecektir. Kültür iyileştirir. Eğer kültür bir şifacıysa, aileler nasıl şifa bulacaklarını öğrenirler; daha az kavgacı, daha onarıcı, çok daha az yaralayıcı, çok daha nazik ve sevecen olurlar. Yok edicinin egemen olduğu bir kültürde doğması istenen tüm yeni hayatlar, gitmesi istenen tüm eski hayatlar, hareket etme yetisinden yoksundur ve o kültürün bütün yurttaşlarının ruhsal hayatları hem korku hem de tinsel kıtlıkla felç olur.
292 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Bu kitabın cümlelerine aşık oldum resmen! Ah onlar nasıl güzel eğreltilemeler öyle!Uzun bir süre aklımdan çıkmayacaklar. Ve Anday bunca güzelliği bağırmadan, göze sokmadan, usul usul yerleştirmiş. Hızlıca okursanız fark bile etmeden dümdüz cümlelermiş gibi gelmesi olası çünkü su gibi bir akış var. Hani yer gök yemyeşilken onların içinde kadife
Raziye
RaziyeMelih Cevdet Anday · Everest Yayınları · 2023406 okunma
Reklam
71 syf.
10/10 puan verdi
AKICI
Sayfa sayısı ve akıcılığı gereği bir kaç saatte okuduğum fakat yine de her detayıyla hatırladığım bir kitap. Bu kitabı okuyalı ise sekiz ay kadar olmakla birlikte o kadar güzeldi ki her detayını hatırlıyorum. Bu kitap yüzünden şimdi gidip Monte Carlo'yu görmeyi görmek istiyorum ve bunun da Zweig'in becerikli kaleminden kaynaklandığını biliyorum. Nasıl anlatsam, hikayesi o kadar sürükleyici ki. Hem ana karaktere hem de aşık olduğu adama kızarak okumanıza rağmen bittiğinde buruk ama rahatlamış bir oh çekiyorsunuz. Yine okunması gereken kitaplardan biri olduğunu düşünüyorum, bir içim su sonuçta. Dikkat "spoiler"!!! Şunu eklemek istiyorum, özellikle aşık olduğu adam (aşk denir mi buna?) kumar oynarken kadının kendi içinden yorumladığı ve masada olan biteni incelediği sahneler en sevdiğim kısımlardı.
Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört Saat
Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört SaatStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020126,6bin okunma
24 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Farkındalık dolu, kıymetli bir içerik
Sevgili
Zeynep Birsin
Zeynep Birsin
kaleminden, çok kıymetli bir içerik ile geldim. Farklılıklar ve bu sebeple yaşanılan zor durumlar hiç gündemden düşmüyor değil mi? Zorbalık boyutuna ulaşan durumlar küçük yaştaki çocukların eğitim hayatını bile bitirecek noktaya gelebiliyor maalesef Konuya dair herkesin anlatacak bir hikâyesi vardır, eminim. Kitabın baş karakteri Pupa böyle bir dönemde ve işin içinden nasıl çıkacağını bilemiyor. Zürafaise ona arkadaşlarının taktığı bir lakap ve çünkü boyu oldukça uzun. Ancak zürafa ne kadar sevimli ve akıllı bir hayvan olsa da Pupa bundan hiç memnun değil. Hem neden memnun olsun ki? Pupa'nın bu mutsuz halini annesi fark edince ona bu durumun genetik olduğunu ve kendisinin de küçükken boyundan kaynaklı sorunlar yaşadığını anlatıyor. Ona yol göstererek bulduğu çözümlerden bahsediyor. Pupa'ya önce zor geliyor ama süreçte önce sakin kalmayı, sonra kendi ile barışmayı ve sonra da bu farklılığını pozitif yönde değerlendirmeyi öğreniyor. Peki ne yapıyor? Sonuç Pupa'yı mutlu ediyor mu? Arkadaşlarının tepkisi ne oluyor? Pupa, arkadaşları ile arasındaki buzları eritmey başarıyor mu? Tüm bu soruların cevapları çok güzel resimlemeleri ile kitapta Kitabın sonunda okuyucunun kendisini keşfetmesi için interaktif bir bölüm de var. Biliyorsunuz bu detayı çok severim Şimdiden keyifli okumalar
Zürafa Pupa
Zürafa PupaZeynep Birsin · KVA Çocuk · 201811 okunma
Hocam gözünü seveyim, ben şimdi aynı anda hem yola, hem frene, hem debriyaja hem de sağa sola nasıl bakayımmmm.
"Yapmak zorunda olduğumu hissettiğim bir şeyi asla yapmam seninle. Seninle yaptığım her şeyi isti- yorum. Seni o kadar çok istiyorum ki, bunu sana ver- mekten başka bu isteğin tamamıyla nasıl başa çıkabi- leceğimi bilmiyorum. Bu yüzden otur," dedi ve elini ona doğru bastırdı. Sonra aniden durdu. "Fantezinin, benim sana oturmanı
Sayfa 180
Reklam
372 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Filozof Kral (Ütopik Devlet)
Öyle bir kitap düşünün ki günümüzden 2400 sene önce yazılmış olsun buna rağmen içinde yazılanlar günümüzde bile geçerliliğini korusun ve kendisinden sonra gelen tüm felsefecilerin kıblesi olsun...
Devlet
Devlet
kitabı,
Sokrates
Sokrates
'in ağzından söylenmiş ama öğrencisi
Devlet
DevletPlaton (Eflatun) · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201926,6bin okunma
Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla
1. Görmedin mi nasıl yaptı Rabbin, (Kâbe’yi yıkmaya gelen) fil sahiplerini (Ebrehe ve ordusunu)? 2. Onların kötü planlarını boşa çıkarmadı mı? 3. Onların üzerine sürüler halinde kuşlar gönderdi. 4. (Bunlar) onlara pişkin sert çamurdan (dolu gibi) taşlar atıyor(lar)dı. 5. Derken (Allah) onları (Ebrehe ve ordusunu), yenmiş (delik deşik olmuş) ekin yaprağı gibi yapıverdi. (Bu sûre, insanları orada toplamak için San’a (Yemen)’de bir kilise yaptıran ve gururlu zorba bir tavırla ve siyâsî üstünlüğüne güvenerek İslâm’ın kutsal bir sembolü olan Kâbe’yi yıkmaya niyetlenen Habeşistan vâlisi Ebrehe ve ordusunun hâlini konu edinmiştir. Hem de bütün zamanlarda geçerli, aynı mevki ve konumdaki kutsal düşmanlarına bir uyarı niteliği taşımaktadır. Burada, Ebrehe benzeri kimselerin otorite güç ve servetine güvenerek, İslâm’ın kutsal değerlerine saldırma veya onlarla mücadele etme planları hazırlamalarına karşı, bütün zamanlara yönelik, mühim bir uyarı vardır.)
Sayfa 601 - Fîl/1-5Kitabı okuyor
Bana hem yakın hem de çok uzak olmayı nasıl başarıyorsun?
Sinan Bin Abdülmennan-Selçuk Mülayim
"Dünyanın en büyük mimarı Orta Anadolu'nun küçük bir yerleşme bölgesinde doğmuştu. XV. yüzyılın sonunda çevresini algılamaya başlayan bu çocuk, mimarinin mekan yaratmak anlamına geldiğini kavrayarak hem çevresindeki eserleri algılıyor, hem de yapı ustalarını seyrediyordu. Taş ve ahşap evlerin nasıl yapıldığını izlerken bağ duvarlarının nasıl örüldüğünü de gözlemlemişti. Onun, örtme ve sınırlamayla ilgili bilgi ve görgüsü hızla arttı, zenginleşti. Çoğu kimsenin köyünden-kasabasından ayrılmadan ömrünü tamamladığı bir çağda, seyahat ve seferlerle yeryüzünün eski ve ünlü anıtlarını da görecek ve görgüsünü arttıracak bu genç, sonradan Sinan adını alacak olan bir mimar adayı idi." #selçukmülayim #sinan #islamsanatı #sanattarihi
Reklam
"Evlat edinilmek, dışarısıdır. Bir yere ait olmamanın nasıl bir duygu olduğunu dışavuracak şekilde davranırsınız. Ve bunu, size yapılanı başkalarına yapmaya çalışarak dışavurursunuz. Herhangi birinin sizi sırf siz olduğunuz için sevdiğine inanmanız olanaksızdır. Annemle babamın beni sevdiğine hiç inanmadım. Onları sevmeye çalıştım ama işe yaramadı. Sevilmeyi öğrenmek epeyce zamanımı aldı; hem vermeyi hem de almayı. Sevgi hakkında bir münazarayı kazanmaya çalışırcasına, takıntılı bir hâlde yazıp durdum; onun en yüce değer olduğunu hep bildim, hâlâ da biliyorum. İlk günlerde Tanrı'yı sevdim elbette, Tanrı da beni sevdi. Eh, bu da bir şeydi. Hayvanları ve doğayı da sevdim. Ve şiiri. Sorun insanlardı. Bir başkasını nasıl seversin? Bir başkasının seni sevdiğine nasıl güvenirsin? Hiçbir fikrim yoktu. Sevmenin kaybetmek olduğunu düşünüyordum. Sevgi neden kayıpla, zararla ölçülür?"
500 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitabı yeni bitirdim ve o heyecanla hemen yorumumu yazmaya geldim. Kitabın hikayesi Çin’in Pekin şehrinde geçmekte.Baş kahramanımızın adı Shui Freng Yanlei Jisheng Yuan Yishi Ludi kısaca ise Sfy.Pekin de Sfy’ın dedesinin kurduğu görkemli bir hastanede aile boyu hatta bütün akrabaları ile doktorluk yapan bir aile düşünün.Dedesinin meslek aşkı sayesinde 17 yaşında Sfy da başarılı bir doktor olur.Buraya kadar her şey gayet normal taa ki bir gün nişanlısı kazada hayatını kaybedene kadar.İşte o günden sonra Sfy için hiç bir şey eskisi olmuyor.Çünkü baygınlık geçirip gözünü açtığında kendini bambaşka bir dünyada bulur. Gözünü açtığı yer ise yüz yıllar öncesinde bir sarayın saunasıdır.Asıl olaylar tam olarak burada başlıyor.Tabii ki çok fazla anlatıp sizlere spoiler vermeyeceğim ama Sfy’ı orada zor günler bekliyor.Bakalım bu zorluklarla nasıl baş edecek yada edebilecek mi? Düşünsenize gözünüzü kapatıp açınca giyimleri,kelimeleri,huyları farklı bambaşka insanlar karşınıza çıkıyor.Düşününce hem korkutucu geliyor hem heyecan verici. Sfy’ın prenslerle atışması beni baya güldürdü.Kendi doğrularından vazgeçmemesi de takdir etmeme sebep oldu.E bide sinir olduğum yanları var tabii böyle bir karakter benim yanımda olsa sinirden çatlar ölürdüm gibime geldi.Bazı hareketleri çok gereksiz ve saçmaydı neredeyse kitapla kavga edecektimNeyse ki sakince ve usulca bitirdim Seri olduğu için sonu heyecanlı bitti bakalım 2.kitapta bizi neler bekliyor Sırlar ve gizem dolu bu kitabı siz değerli arkadaşlarıma tavsiye ederim
Gelecek Geçmişin Çiy Damlası
Gelecek Geçmişin Çiy DamlasıTülin Baturu Ocak · Cinius Yayınevi · 09 okunma
320 syf.
·
Puan vermedi
Lanetli Kış Wendy Webb
Lanetli Kış - Wendy Webb "Sessiz sular derin akar" #kitapyorumu Kitabı ilk gördüğümde, konusunu ilk okuduğumda çok heyecanlandım çünkü hem gizem/gerilim kitaplarını çok severim hem de doğaüstü hikayelere bayılırım Kitap o kadar akıcıydı ki elimden bırakamadım neredeyse Kendimi sürekli "bunun altından ne çıkacak?"
Lanetli Kış
Lanetli KışWendy Webb · Otantik Kitap · 202415 okunma
Zulmetle güneş hem de nasıl gitti gider; Âşıkta yanan gönlü de hep uyku çeker! Ağlar ise âşık dökülen yaşlar ile, Korkar da kaçar, gözyaşı sel, aktı meğer!
Bizim hayatlarımızda öğretmenin yeri artık yok. Ama acilen aramızdaki yerlerini geri almaları gerekiyor. Öğretmenlerin hayatlarımıza geri dönmesi gerekiyor, hem de birer lider olarak.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.