Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hilal Yıldız

Hilal Yıldız
@hillyildizz
36 okur puanı
Şubat 2019 tarihinde katıldı
Hele şu alabildiğine uçup giden kuşlar, beni öldürüyor. Dünyanın en zavallı canlısı insan mı?
Sayfa 346
Reklam
Kahramanları da, ilâhları da yaratan biziz. İnsanlar, putlarını kendileri yaparlar. Sonra bir zaman gelir, onları yıkarlar. Fakat sonra gene yenilerini yaparlar…
Sayfa 265
Ben bir Türk’üm, dinim, cinsim uludur, Sinem, özüm ateş ile doludur, İnsan olan vatanının kuludur.
Sayfa 117

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Akıllı bir insan için en iyi arkadaş yine kendisidir.
Sayfa 38
İyi kadın kötü erkeği zor (güçlü) kılar, kötü kadın iyi erkeği hor kılar, demiş atalarımız.
Sayfa 221
Reklam
Hiçbir vatan hizmeti, vatana yapılmış olan fenalığı mazur gösteremez.
Sayfa 51
Her işine, Türk’üm; onun için yaşıyorum, onun için yapıyorum diye başlarsan sana lüzumlu kuvveti, kabiliyeti, damarlarındaki kanda bulursun.
Sayfa 166
Bu vatanın iyi danseden, şu kadar elbisesi olan, güzel boyanan, hatta kusursuz pasta yapan kızlara değil; “Bu vatana şerefli oğullar ve faziletli kızlar yetiştirmek en büyük borcumdur” diyen kızlara ihtiyacı vardır.
Sayfa 143
Soyumuza, devletimize, yurdumuza, mukaddesatımıza, şerefimize fenalık etmiş olan her millete, her dine, her rejime, fikre, topluma, kişiye düşmanız. “Kinimiz dinimizdir!”
Sayfa 85
Türkler vaktiyle birkaç kere birleşmişler ve mutlu olmuşlardı. Yeniden birleşeceklerdir. Milli ülkümüzün ilk maddesini: “Bütün Türkler birleşecektir.” diye ifade edebiliriz.
Sayfa 46
Reklam
Kafam cam kırıklarıyla dolu doktor. Bu nedenle beynimin her hareketinde düşüncelerim acıyor, anlıyor musun?
Sayfa 335Kitabı okudu
İnsan, annesinin öldüğü gece de üşüyordu. Artık birlikte üşüyemeyeceklerdi. Annesinin oturduğu koltukta sanki kocaman bir delik vardı artık. Sanki bir duvar yıkılmıştı: Gerisinde bu büyük ve karanlık ve ürkütücü boşluğun bulunduğu bir duvar. Bu duvar korumuştu onu yıllarca karanlıktan. Artık bir şey görmek mümkün değildi. Artık onu hiç kimse anlamayacaktı. Artık onunla rahatça alay edeceklerdi. Artık ona daha kolayca saldırabileceklerdi. Artık onu ezip geçebileceklerdi. Artık onun başına gelen haksızlıklara sessizce karşı çıkan tek varlık yok olup gittiği için (bunu düşünmek ne kadar günah da olsa evet yok olup gittiği için) onu dinleyemeyeceklerdi. Kelimeleri bulmakta zorluk çektiği zaman, içlerinden istihzayla gülümseyeceklerdi. Hem küçümseyeceklerdi, hem acıyacaklardı artık. Zavallı kız, diyeceklerdi; bir yandan da onun yanından kaçmak, onunla birlikte olmamak için can atacaklardı. Hayır, önce acıyacaklardı ve bu acımaları yüzünden onun daha küçülmesini, daha zavallılaşmasını bekleyeceklerdi. Çünkü, şiddeti artırmayan bir zavallılıktan çabuk usanılırdı; böyle bir insanın sağladığı heyecan, kısa bir süre sonra sönerdi. İnsan, kendisine acındıkça alçalmalıydı. Üstelik Sevgi’nin, bir de başını dik tutmaya çalıştığını görünce, omuzlarını silkerek uzaklaşacaklardı. Öksüz kalmak, işte bu demekti.
Sayfa 206Kitabı okudu
195 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.