Zikirde ( hutbede) hazır bulunun. İmama yaklaşın. Çünkü kişi ( cumadan ve hutbeden ) uzak kaldıkça, cennete girecekse bile oraya girişi gecikir.
Sayfa 229 - D11108 Ebû Dâvûd , Salât,224,226Kitabı okudu
Çocuklara dair dayak cennetten çıkma sözünü uyduranlara gelsin!
Peygamber Efendimiz (s.a.v) çocuk olmaları hasebiyle torunlarının yaramazlıklarına ne şartlarda olursa olsun müsamaha göstermiş, kızıp azarlamamıştır. Hutbe okurken torunları gelince hutbeden inerek onları kucaklayan, namazda sırtına tırmandırmandıklarında onların kalkmasını bekleyip daha sonra onları bir kenara koyup namazına devam eden bir dede olan Peygamber Efendimizden (s.a.v), öğrenmemiz gereken çok şeyler vardır.
Reklam
Günümüzde "fahişe" kelimesi, zina eden kadın anlamında kullanılıyor. Bu kelime o manayı da içeriyor ama ayeti kerimedeki kullanış şekli o değil. Fahişe: Günah işleyen erkek yada kadın, bu günah ne olursa olsun. Namazı terk etmek bir fuhuştur. İçki içmek bir fuhuştur. Yalan söylemek bir fuhuştur. "Allah münkeri ve fuhşiyatı yani kötülüklerin hepsini yasaklar." diye imam efendi her cuma hutbeden sonra ayet okuyarak iner. Ayetteki "fahşa"da, buradaki fahişe de, yani Allah'ın (c.c) yasakladığı herhangi bir şeyi yapmaya fuhuş diyoruz.
Sayfa 152
Cihad ediniz! Cihad ediniz! Cihad, ibadetlerinizin en üstünlerinden birisidir. O, sizin en şerefli adetinizdir. Allah yolunda çalışında Allah size yardımıyla zaferi nasip etsin. Allah'ı zikredin ki O da sizi ansın. Allah'a şükredin ki de O da size verdiği nimetleri artırsın ve size lutfetsin. Kadı Muhiddin b. Zekiyyuddin Kudüs’ün fethinden sonra okunan ilk hutbeden
“Hutbeden sonra Hz. Ebubekir, Hz. Ömer, Hz. Osman, Emeviler ve Abbasiler’e lanet okundu. Bundan sonra heryerde ilk üç Halife’ye lanet okunması, okumayanların katledilmesi, Sünniler gibi namaz kılanların başlarının kesilmesi…, … emredildi.”
Sayfa 69
7 Şubat Çarşamba günü Balıkesir'de pek şiddetli bir yağmur yağıyordu. Mustafa Kemal, bugün öğle namazını büyük bir cemaatle kılmak için Zağanos Camii'ne geldi. Mustafa Kemal, Zağanos Paşa Camii'nden içeri adımını attığı anda, "tekbir" sesleri yeri göğü inletiyordu. Yanında yolu açarak yürüyen Hafız Hüseyin'e dönerek, "Allah'ın evinden daha rahat ev olabilir mi? İnsanın gönlüne huzur doluyor," dedi. Yavaş yavaş, caminin içinde ruhlara dolan bir sessizlik egemen oldu. Namazdan ve şehitler için okunan mevlitten sonra, Mustafa Kemal, minbere çıkarak bir hutbe söyledi. Hutbe bittiğinde minberden aşağı indi ve çeşitli kişiler tarafından sorulan yirmiyi aşkın soruyu yazdıktan sonra, her birine birer birer cevap verdi. Hutbe hakkındaki ilk soruya verdiği cevapta, "Hutbeden maksat, ahalinin tenvir (aydınlatılması) ve irşadıdır (yol gösterilmesidir); başka bir şey değildir," dedi.
Sayfa 278Kitabı okudu
Reklam
Bilhassa bugün Rasûlulah (sallallâhu aleyhi ve sellem)’e çok salavat getir. İmam minbere doğru çıkmaya başladığı zaman salavat getirmeyi ve dünya kelâmı konuşmayı bırak. Müezzin ezan okurken ona icabet et. Hutbeyi dinle ve hutbeden kendine ders çıkar. Hutbe okunurken hiçbir şekilde dünya kelâmı konuşma.
Hutbeyi kısa tutmak
___ Hatiplerin dikkat etmeleri gereken bir husus vardır, o da şudur. Hutbenin kısa olmasıdır. Peygamber (sallallahu aleyhi vesselem) hutbelerini kısa okur uzatmazdı. Hatip cemaate bir şey aktarmak isterse hutbeden önce vaaz edip aktarsın, hutbe kısaltmak sünnet olduğu gibi bir çok memur cuma namazına gitmek istemeyen amirleri tarafından sıkıştırılmakta olduğundan onu nazarı itibare almak gerekir. ___
Atatürk, 7 Şubat 1923'te Balıkesir'de Paşa Camii'nde minbere çıkarak Türkçe bir hutbe okuduktan sonra sorulan bir soruya yanıt verirken şöyle devam etmişti: "Hutbeden amaç, halkın aydınlatılması ve doğru yolun gösterilmesidir, başka şey değildir. Yüz, iki yüz, dahası bin sene önceki hutbeleri okumak, insanları bilgisiz ve aymazlık içinde bırakmak demektir. Hutbeyi okuyanın ne olursa olsun halkın kullandığı dili kullanması gerekir. Geçen yıl Millet Meclisi'nde verdiğim bir söylevde demiştim ki, 'Minberler halkın beyinleri, vicdanları için bir verimlilik kaynağı bir nur kaynağı olmuştur.' Böyle olabilmesi için minberlerde yankılanacak sözlerin bilinmesi ve anlaşılması ve teknik ve bilimsel gerçeklere uygun olmasa gerekir. Hatiplerin siyasal, toplumsal ve uygarlık durumlarını her gün izlemeleri zorunludur. Bunlar bilinmezse halka yanlış düşünceler aşılanması yoluna gidilir. Bundan ötürü hutbeler tümüyle Türkçe ve çağın gereklerine uygun olmalıdır. Ve olacaktır."
Sayfa 28 - Cumhuriyet YayınlarıKitabı okudu
Türkçe ezan ve Türkçe hutbeler.
"Hutbeler hakkında sorulan sorudan anltyorum ki, bugünkü hut­belerin tarıt milletimizin fikri hissiyatı ve lisamyla ve medeni ihtiyaçlar ile uyumlu görülmemekledir ( ... ) Halkı genel ahvalden haberdar etmek, son derecede ehemmiyetlidir. Çünkü her şey açık söylendiği zaman halkın dimağı faaliyet halinde bulunacak, iyi şeyleri yapacak ve milletin zararına olan şeyleri reddederek şunun veya bunun arkasından gitmeyecektir. Ancak millete ait olan işleri milletten gizli ettiler. Hutbelerin halkın anlayama­ yacağı bir lisanda olması ve onların da bugünkü icaplarımza ve ihtiyaçlarımıza temas etmemesi, halife ve padişah namını taşıyan müstebitlerin arkasından köle gibi gitmeye mecbur etmek içindi. Hutbeden maksat, ahalinin aydınlatılması ve uya­rılmasıdır, başka şey değildir. Yüz, iki yüz, hatta bin sene evvelki hutbeleri okumak insanları cehalet ve gaflet içinde bırakmak demektir. Hatiplerin her halde insanların kullandığı lisanla gö­rüşmesi elzemdir. Geçen sene Millet Meclisi'nde irat ettiğim bir nutukta demiştim ki: "Minberler halkın dimağı, vicdanları için bir feyiz kaynağı, bir nur kaynağı olmuştur." Böyle olabilmek için minberlerden aksedecek sözlerin bilinmesi ve anlaşılması ve fenni ve ilmi hakikatlere uygun olması lazımdır. Değerli hatiple­rin siyasi ahvali, toplumsal ve medeni ahvali her gün takip etme­leri zaruridir. Bunlar bilinmediği takdirde halka yanlış telkinler verilmiş olur. Dolayısıyla hutbeler tamamen Türkçe ve zamanın icaplarına uygun olmalıdır ve olacaktır."
Atatürk'ün Bütün Eserleri, Kaynak Yayınları, 1. Basım, c. 15, s. 117.Kitabı okudu
101 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.