Basil Hallward arkadaşının gözlerinin içine bakarak, "Harry..." dedi. "İçten duyularak yapılan her resim, modelin değil ressamın portresidir. Modelin orada duruşu, resmin yapılmasına yol açan tesadüfi bir bahaneden öte anlam taşımaz. Ressamın görünür kıldığı kişi o model değildir. Tam tersi, renkli tuvalde gözler önünde serilen ressamın kendi benliğidir. Resmi sergilemekten özenle kaçınmamın nedeni de bu, resimde ruhumun derinliklerindeki gizli ele vermiş olmaktan korkuyorum."
"Bilmek her şeyi sona erdirir. Asıl çekici olan, bilmemektir. Puslu olması, her şeyi olduğundan da güzel yapar."
"Ya da yolu şaşırtır."
"Sevgili Gladys, her yol aynı noktaya çıkar."
"O da neymiş?"
"Hayal kırıklığı."
Parmağını çenesine uzatarak, düşünürmüş gibi yapıp bana baktı. Göz kırparak "Buldum!" dedi sevinçle. "Mesela saatlerce oturmak istiyorum seninle. Daha sessiz ve ıssız bir yerde mümkünse. Ve sadece gözlerine bakmak istiyorum. Ben ormanlardan ürkerim ancak senin orman yeşili gözlerinde kaybolmaya bile razıyım."
"Bu sana dördüncü yardımım Yeşil," dedi. Bana bakmaya gerek duymuyordu. Yanında ilerlemeye devam ettim. Bir dakika... O bana ne demişti? Yeşil mi? Gözlerimin rengiyle mi hitap etmişti bana?
"Dünyada hiç aşağılanmamış tek bir insan var mıdır acaba? Beni o kadar çok aşağıladılar ki, aşağılanma karşısında duyduğum tek şey yorgunluk. İnsanlar böyle, elden ne gelir? İnsanın iş yapmasını engel olan bir durum bu: Aşağılanmanın üzerinde durmak, boşa zaman yitirmekten başka bir şey değil. Hayat böyle işte! Eskiden insanlara içerlerdim; sonra bir düşündüm, hayır, buna değmezdi! Sanki herkes komşusundan bir tekme bekliyor... o yüzden de ondan önce davranıp kendisi komşusuna bir tekme atmaya çalışıyor. Hayat böyle, anacığım!"
"Öğrenmek ve öğrendiklerimi başkalarına öğretmek. Öğrenmemiz gerek biz işçilerin. Hayatım bizim için neden böyle ağır, çekilmez olduğunu öğrenmeli, anlamalıyız."
"Hiç şüphem yok ki, bilim ve barış; cahilliği ve savaşı sonlandıracaktır. Milletlerin yok etmek ve yıkmak için değil, hayatı yüceltmek için birleşeceğine, istakbalimizi bu uğurda, mücadele edenlere borçlu olacağımızı düşünüyorum."
İşte oradaydı. Ölümüm ve yaşamım. Yeni hayatımın başlangıcının umudu ve eski hayatımın katili. Beni amaçlarıma ulaştıracak o alçakgönüllü, asil prens karşımda bekliyordu.
...
Baba, biz Türkiye' nin 2. Kurtuluş savaşçılarıyız. Elbetteki hapislere atılacağız, kurşunlanacağız da. Tıpkı 1. Kurtuluş savaşında olduğu gibi. Ama bu toprakları yabancılara bırakmayacağız. Ve bir gün mutlaka yeneceğiz onları.
...
Deniz Gezmiş' ten babasına