313 syf.
·
Puan vermedi
·
29 günde okudu
Farklı ülkelerden yazarların makalelerine yer veren kitabın tercümesi karmaşık geldi bana. Ayrıca Psikoloji ilmine dair terminolojiye yabancı olmadığım, hatta çok da ilgili olduğum halde, açıkçası kitabın bu anlamda da dilini gereksiz ağdalı bulduğumu ifade etmeliyim. Biraz da bu alana yabancı olanlar varsa hiç tavsiye etmem. Yalnız şu var ki, -hep derim- kitapların yüzde yüzü anlaşılacak diye bir şey yoktur zaten.. istifade mülahazasıyla sıkılarak, zorlayarak, sabrederek okuduğunuz bir kitapta bazen bir bölüm, bir kaç sayfa veya bir parağraf, hatta bazen bir cümle insana öyle şeyler katar ki, zevk alarak, neşeyle okuduğunuz bir çok kitaptan daha faydalı olabilir. İrfan yolculuğumda yardımcı olduğuna inandığım bir rehber oldu kısacası bu kitap. Hakikat, milyonlarca yıl önce yeryüzüne düşmüş ve parçalara ayrılmış kocaman bir elmas gibidir. Her bir parçayı bulan, elmasın o parçadan ibaret olduğunu zanneder. Oysa hakikat daha büyüktür. bütündedir. Bilimlerin tümünde olduğu gibi psikolojide de hakikatin sadece bir kısmına hâkimiz. Disiplinlerin birbirinden öğrenecek çok şeyinin olduğu günümüzde "ya bilim, ya maneviyat" tarzı bir indirgemecilik yerine, "hem o, hem de o" doğru görünmekte. Ruhun bilgeliğine ulaşmak için, bilgeliğin ruhuna nüfuz etmemiz gerek. Unutmamalı ki "Her arayan bulamaz, bulanlar sadece arayanlardır."
Sufi Psikolojisi
Sufi PsikolojisiKemal Sayar · Kapı Yayınları · 2018657 okunma
Dizgin sendeyken ahire gidersin ama işi eşeğe bırakırsan ahıra gidersin."
Şeyh Galip şöyle diyor: Gıda-yı ruhu ver kim rehber-i mirâc-ı ulvidir Hemişe fikr-i tamir-i beden på-der-gil olmakdır Günümüz Türkçesiyle, "Ruhunu besle, yola o çıkacak; beden boş kapsül, bırakıp gideceksin / Bütün mesaini bedenine harcarsan ayağı çamura çakılıp yürüyemeyen eşek gibi olursun," diyor. Yani insan kendini bedenden ibaret zannedince, böyle telakki edince; onu doyurmak, onu beslemek, onunla ilgilenmek, onu süslemek... Aman aman, bitmez tükenmez bir meşgale ve sonu yok. E bal gibi biliyor ki sonunda toprak olacak, yani boşa çalışıyor. Elbette bu nalıma girer, elbette. İşte Şeyh Galip üstadın kırk sekiz mısrasının ilk ikisi: "Ey dil ey dil niye bu rütbede pür-gamsın sen Gerçi vîrâne isen genc-i mutalsamsın sen." Bakıyorum da yüzünü asmışsın, strese gömülmüşsün. Hayırdır ne oldu sana? Ha, anladım... Kendini bedenden ibaret sandın, o da yerçekimine tabi, devamlı yıpranıyor, elbette üzülürsün. Bilsen ki sen ruhsun, kafaya bile takmazsın demek istiyor. Hazreti Mevlâna'nın sözünü hatırla: "Bedenin, bindiğin eşek. Dizgin sendeyken ahire gidersin ama işi eşeğe bırakırsan ahıra gidersin."
Sayfa 40
Reklam
İLAH ve İLAHÇIKLAR
"Mutlak Rabb"lık kavramı, eksiksiz ve yaygın Tevhid anlayışının açıklığa kavuşmuş, netleşmiş halı ile, bu realitenin (gerçeğin) netleşmemiş halinin bulanıklığı arasında bocalayan insan için, yol ayrımındaki işaret levhası konumundadır. İnsanlar çoğu kere hem evreni tek başına yaratan Allah'ın varlığına ve hem de sosyal hayata egemen olan birden çok ilahın varlığına inanır. Bu inanış biçiminin saçmalığı ve gülünçlüğü son derece açıktır ama ne yazık ki bu; dün de vardı, bugün de var. Müşriklerden bir grubun, taptıkları değişik ilahlarla ilgili olarak: "Biz onlara sırf bizleri Allah'a yaklaştırsınlar diye ibadet ediyoruz" (Zümer Suresi, 3) dediklerini bize haber veren Kur'an-ı Kerim, Ehli Kitap'tan bir grup hakkında da: "Hahamlarını ve Rahiplerini Allah'tan ayrı rehber edindiler" (Tevbe Suresi, 31) şeklinde bahsetmektedir. Bilindiği gibi İslâm'ın geldiği dönemde yeryüzünde egemen olan cahiliye inanışlarının büyük kabul ettiği "ilah"lar yanında çok sayıda "ilahcık"lar her yanda cirit atıyordu.
Haddizatında Türk tarihinde ilk din devleti Cumhuriyet Türkiyesidir. Ulu tapınak Akropolisi ve yurt sathına yayılmış irili ufaklı tümen tümen tâlî ibadet yerleri, esma-i hüsnâsı, kitab-ı mukaddesiyle ve aynı zamanda hadisleriyle peygamberlik görevini de üstlenmiş gözüken tanrı kılınmış kişi -ki, adıyla anılan dini, 'Kemâlîlik'- ve elverdiği bir kutsal makam dahî vardır.
Sayfa 323 - Sebil Yayınevi - Teoman DuralıKitabı okudu
•Halbuki gençlik, eğer ehl-i kalb, ehl-i huzur ve aklı başında ve kalbi yerinde bulunan mü'minlerde olsa, ibadete ve hayrata ve ticaret-i uhreviyeye sarfedilse; en kuvvetli bir vesile-i ticaret ve güzel ve şirin bir vasıta-i hayrattır.
976 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
95 günde okudu
Her şey mutluluk için...
Dante 'nin ilahi komedya eseri; şiir tarihinde eşi benzeri olmayan, dünyanın en uzun ve ilk şiiri olarak tarihe geçen, öbür dünyaya yaptığı bir haftalık düşsel bir yolculuğun anlatıldığı ve klasikler arasında kendine baş köşede yer edinen tarihi bir kitaptır. Dante bu şiir kitabını; cehennem, araf ve de cennet bölümlerinden meydana getirmiş,
İlahi Komedya
İlahi KomedyaDante Alighieri · Oğlak Yayıncılık · 20205,6bin okunma
Reklam
1.000 öğeden 341 ile 350 arasındakiler gösteriliyor.