O'nun adından yoksun bir hayat dipsiz bir kuyudan farksız...
Sayfa 30 - Nesil Yayınları - 2. BaskıKitabı okuyor
Misal Kız Kulesi.. İki küsür bin yıllık geçmişi var. Neler gördü geçirdi. Nice savaşlar, krallıklar, imparatorluklar gördü. Bilmem kaç kişi ona sığındı, ışık oldu, koruma oldu. Hangi birini biliyoruz? Milattan öncesine uzanan geçmiş. I. Aleksios, Fatih Sultan Mehmed. Yıkılmış, yeniden yapılmış. Bir de güzel efsanesi var. Ya onu gören milyonlar?? Tarihi yerleri bu yüzden seviyorum işte. Gözünün önünde binlerce yıl duruyor. Bunun farkındasın. Yaptığın tek şey, onu seyredip eşlik etmek... Hayat işte. Bir gün birisi bizim hikayemizi yazmadan buralara biraz not düşelim. Kim bilir belki yüzyıl sonra bunlar da gün ışığına çıkar. 21. yüzyıldan sonra tarihi eserler bile dijital olacak gibi.
Ahmet
Ahmet
Reklam
"Seni sevdiğimi göreceksin sevmediğim zaman, çünkü iki yüzüyle karşına çıkar hayat. Bir sözcük sessizliğin kanadı olur bakarsın, ateş de pay alır kendine soğuktan."
Seni az tanıyorum…Az… Sen de farkettin mi? Az dediğin, küçücük bir kelime. Sadece A ve Z. Sadece iki harf. Ama aralarında koca bir alfabe var. O alfabeyle yazılmış onbinlerce kelime var ve yüzbinlerce cümle var. Sana söylemek isteyip de yazamadığım sözler bile o iki harfin arasında. Biri başlangıç, diğeri son. Ama sanki birbirleri için yaratılmışlar. Yan yana gelip de birlikte okunmak için. Aralarındaki her harfi teker teker aşıp birbirlerine kavuşmuş gibiler. Senin ve benim gibi… Bu yüzden, belki de, az çoktan fazladır. Belki de az, hayat ve ölüm kadardır! Belki de, seni az tanıyorum, demek, seni kendimden çok biliyorum, demektir. Bilmesem de, öğrenmek için her şeyi yaparım, demektir. Belki de az, her şey demektir. Ve belki de benim sana söyleyebileceğim tek şeydir.
Demek hayat böyle iki adım ilerisi bile görülmeyen sesli yalpalı bir denizdi. Tesadüflerin oyuncağı olacak olduktan sonra ne diye bir irademiz vardı? Kullanamadıktan sonra göğsümüzü dolduran hisler ve kafamızda kımıldayan düşünceler neye yarardı? Yaşayışımıza ve etrafımıza şekil vermek arzusuyla dünyaya gelmekten ise hayatın ve muhitin verdiği şekli kolayca alacak kadar boş ve yumuşak olmak daha rahat, daha makul değil miydi?
Sayfa 41
Uğruna, hayatını ertelediğin insan ile nasıl iki günde düşman oluyorsun? Hayat ne garip..
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.