Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kararlı hissediyorum, ruhumu yerden kazıyorum ve arındırıcı bir nefes alıyorum. Kendimi aynada gülümsemeye zorluyorum. Bu, garip geliyor ama bir şekilde ruh halimi yeterince yükseltiyor, ki banyodan çıkabileceğimi ve Cristiano o akıllı ağzını açtığında bağırıp çağırmayacağımı düşünüyorum. Bornozumun kemerini sımsıkı bağlıyorum, kapı koluna uza- nıyorum ve kapıyı birden çekip açıyorum, geçici oda arkadaşımla yüz yüze geliyorum. Kalbim hopluyor, ürküyor, göğsüme tırmanıyor, dışarı çıkmak ister gibi çarpıyor. Bana bakışı ciğerlerimdeki tüm havayı çekiyor ve tam olarak ne olduğunu anlayamadan elleri belimi kavrıyor ve ağzı benimkine doğru yaklaşıyor. Sırtım banyo kapısına daya- nıncaya ve gidecek başka bir yer kalmayana kadar, her adımında beraberce hareket ediyoruz. "On... dokuz... sekiz..." diyor, sesi bana fısıltı gibi geliyor "Cristiano." Sağ eli çenemin altını kavrıyor ve ağzımı yukarı doğru çeviriyor. "Yedi... altı..." devam ediyor. "Ne yapıyorsun?" "Beş... dört... üç..." İç çekiyor, ağzı daha da yaklaşıyor. Du- dakları benimkilerine değiyor ve nefesindeki nane ve Scotch ko- kusunu içime çekiyorum. "İki... bir..." Ağzı benimkiyle buluşuyor, parmakları boynumun ense kis- mındaki nemli saçlarımda dolaşıyor. Dilimi ağzına almıyor. Bu, durumu kirletmiyor veya basitleştirmiyor veya vahşileştirmiyor. Beni tehdit altında ya da güvensiz hissettirecek bir şekilde öpmü- yor. Aslında, bunun ne olduğunu düşünürsek, o mükemmel bir beyefendi. Gözlerim kapanıyor ve düşüncelerim sessizleşiyor.
Sayfa 51
Aklın Mertebeleri
"Aklın Mertebeleri Ehl-i tevhid olanların hepsinde bir tevhid düşüncesi oluştuğu halde bunlar arasında da diğerlerine göre temayüz edenler vardır. "Ben bazı peygamberleri bazısından üstün kıldım" (2-253) ayetinin bir delaleti de budur. Herkes kendi üstünde olandan istifade edip onun vasıtasıyla uyanacaktır. Her insan nasibi kadar
Reklam
Diyojen
Biri, "Dost nedir?" diye sorunca, "İki bedende yaşayan bir ruh," cevabını verdi. Bir çok derdi olan birinin iyi bir dost dışında güvenilir bir kurtuluşu yoktur. "İnsan kendini düşmana karşı nasıl koruyabilir?" diye sorulunca Diogenes, "İyi ve dürüst bir insan olduğunu kanıtlayarak," cevabını verdi.
Sayfa 92 - DIOGENESKitabı okudu
Jung " İnsanlar büyük bir apartmana benzeyen zihnimizin sadece bir veya iki katında yaşıyorlar, gerisini unutuyorlar." gözleminde bulundu. Bireyleşme süreci bizi "geri kalanlar" ile temasa geçirir. Bilinçli " ben" tam bir ruh hali değildir. Farkında olsak da olmasak da eşik altında işleyen bilinçsiz bir arka plan
Sayfa 123Kitabı okudu
Hiçbir insan ötekileri anlayamaz.Şairin dediği gibi, hayat okyanusunda birer adayız; aramızda bizi tanımlayan, birbirimizden ayıran deniz vardır. Bir ruh istediği kadar başka ruhun ne olduğunu anlamaya çalışsın, olsa olsa kiminle iki çift laf edebileceğini öğrenmiş olur—zihninin zeminine fırlatılmış şekilsiz gölgenin kim olduğunu.
Sayfa 430 - Can Yayınları
""Kalbin atışı, Kâbe'yi tavaf eden müminlerin sesidir. Aklın hiç yorulmadan işleyen düzeneğinin tıkırtısı ise Kur'an'ı, var eden sonsuz iradenin hülâsası... Bu iki sese kulak verirseniz dünyadaki zulmü, cehaleti alaşağı edip birçok şeyi değiştirebilirsiniz. Değiştirip dönüştürmek istediğiniz şey insansa, orada durup uzun uzun düşünmek gerekir. İnsan sayısız zerreden yapılmış ayrı bir âlemdir çünkü; onu kapsayan büyük alemin süratine, o devasa alemin mizacına göre şekle girer. Bazı şeylerin cevabı gibi ak ya da kara diye açıklanamaz insan, Ruhunun her hücresinde ayrı bir his, birbirine tezat temenniler, umutlar, korkular, kaygılar saklar. Bunun içindir ki, her ruh küfürle imanı, cennetle cehennemi, güzelle çirkini yan yana tașır. Mesele insanın ikisinin ortasında otururken hangisine gönül verdiğidir..."
Reklam
Evet ! Ne istiyorsunuz beyfendiler ?
Kadın erkek birbirini sevmek için yaratılmışlardır. Bütün çocukların bu aşktan doğduklarını görmüyor muyuz? Niçin bu iki cinsin arasında bazı nispetler kurarak kadını yaratılıştan zayıf, düşkün, akılsız buluyorlar? Kadın, erkeğe bakılınca, ince ve çelimsizdir. Bu ayrılık, tabiatın çekim kanununun bir hikmetidir. Pozitif, negatif vücutlar birbirine çekerler. Erkek ve kadın ruhça ve cisimce kendi yapılarına yakın olan yaratılışlardan hoşlanmazlar İki cinsin kaynaşması için tabiatın kurduğu bu kanundan kadına karşı hükümler çıkarmaya uğraşanlar yaratılış esrarını göremeyen zavallılardır. Ne istiyorsunuz beyefendiler? Erkekle kadın aynı ruh, aynı cisim, aynı kuvvet ve tabiatta yaratılmış olmasını mı? Sebebini bilmeden, düşünmeden tabiatın yaratılış kanunundan iddianıza yarar hükümler uydurmaya kalkışmak tabiata karşı bir düşüncesizliktir.
Sayfa 346Kitabı okudu
İki kişi birbirinin zihnini bir lahza boş bırakmayacak kadar iç içe yaşamışlar; fakat dünyanın bir ucuyla diğer ucu nisbetinde ayrı ruh iklimlerinde gezmişlerdi.
Sayfa 208 - KubbealtıKitabı okudu
-Dostluk nedir, biliyor musunuz? diye sordu. -Evet, diye yanıtladı Çingene kızı; kardeş gibi olmaktır, tıpkı elin iki parmağı gibi iç içe geçmeden birbirine dokunan iki ruh gibi.
Sayfa 105 - İş bankası kültür yayınları
Reklam
İnsan gözlerinde toplanır, fakat önce gözlerimiz bakımsız bırakır ötekini gözün duyması görmesinden öncedir göz duymazsa gönül görmez insan böyle böyle bakımsız kalır ve biri birinin gözlerinde kapanır kapandıkça da açılmaya başlar birbirinden iki göz gibi iki ruh ve unutmaya kadar alçalır... Kapanmaya görsün bir kez gönül kapısı göz kapısı açık kalsa kim bakar?
Sayfa 113 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Hissettikleri aşkla yaralanmış iki ruh, yaralarını sararcasına sığındılar birbirlerine… Birlikte olabilecekleri tek yerde, aşklarının yağmalanmasına izin verenlerin buluştuğu o yerde: Kalplerindeki cehennemde.
"Ey din yolunun sâliki! Eğer sen kendini bilmek istersen, önce şunu bil ki; Allahu Teâlâ seni iki şeyden yaratmıştır: Biri içyüzünün mânâsıdır ki, ona da ruh, kalp ve nefs derler. Onu da ancak gözle değil, ruh, gönül bakışıyla anlamak, idrak etmek mümkündür. Biz ona gönül deriz. İster gönül, ister kalp denilsin, murat edilen mânâ, ruhtur."
Sayfa 13 - Gelenek yayıncılıkKitabı okuyor
ruh beden ikiliği
"...ahiretin nimetlerine kavuşacak olan insan değildir, yani biz değiliz: Çünkü ruh ve beden bizim esaslı iki parçamızdır; onların birbirinden ayrılması olan ölüm, varlığımızın yok olmasıdır."
- İkimiz de iki bin yıl önce yaşadığımıza göre o zaman da tanışıyor muyduk? - Elbette tanışıyorduk. - Peki.. Ben o zaman da bir subaydım. Ya siz neydiniz? - Ok atılmayanlardan biri...
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.